materialize

  1. Fiil maddeleştirmek, gerçekleştirmek, kuvveden fi'le çıkarmak.
    He never materialized his ideas for a new company.
  2. Fiil maddî nitelik vermek, şekil vermek.
    An inventor materializes his ideas by building a model.
  3. Fiil cismanî varlık vermek, (ruha) cisim vermek.
  4. Fiil maddîleştirmek, maddeye/maddî varlığa ve refaha önem verdirmek.
  5. Fiil maddeleşmek, gerçekleşmek, cisimleşmek, belirmek, vücut bulmak, tecessüm etmek, maddî varlık kazanmak.

    The ghost materialized before Hamlet.
  6. Fiil gerçekleşmek, tahakkuk etmek, kuvveden fi'le çıkmak, müncer olmak.
    Our plans never materialized.
somutlaşma İsim
beklentilerimiz gerçekleşmedi