Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. lokma, parça.
    You must taste just a morsel of this cake.
  2. zerre, ufak parça.
    He wouldn't do such silly things if he had a morsel of sense.
  3. nefis parça, lokum, bir içim su.
    That new secretary is a tasty morsel: Şu yeni sekreter bir içim su.
  4. önemsiz kimse.
  5. morsel out: lokmalamak, parçalamak, lokmalara/parçalara bölmek, lokma lokma/parça parça dağıtmak.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

eat every morsel of food on (one's plate
sıyırmak Fiil
(food) morsel
lokma
a tough morsel
yenilir yutulur şey değil.
dainty morsel
nefis parça.
This decision was a bitter morsel
Bu çok sert/haşin bir karar idi.
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.