1. yakından/doğrudan doğruya hedefe yapılan (atış).
    fire at someone point-blank = pointblank: birine çok yakından ateş etmek.
  2. (doğrudan doğruya ateş edilebilecek kadar) yakın.
    point-blank = pointblank range.
  3. açık, âşikâr, dolaysız.
    a point-blank = pointblank question.
  4. doğrudan doğruya, dümdüz.
  5. açıkça, açıktan açığa, dolaysız bir şekilde, dobra dobra.
    tell someone point-blank = pointblank: birine açıkça söylemek.
açıkça
burnunun dibinden
çok kısa mesafeden
dobra dobra
zaman kaybetmeden
doğrudan doğruya
kapı yapmadan
besbelli
aşikâr
yakından/doğrudan doğruya hedefe yapılan (atış).
fire at someone point-blank = pointblank: birine çok yakından ateş etmek.
(doğrudan doğruya ateş edilebilecek kadar) yakın.
point-blank = pointblank range.
açık, âşikâr, dolaysız.
a point-blank = pointblank question.
doğrudan doğruya, dümdüz.
açıkça, açıktan açığa, dolaysız bir şekilde, dobra dobra.
tell someone point-blank = pointblank: birine açıkça söylemek.