1. cızırdamak, cızırtı çıkarmak.
  2. kavurmak, (sıcaktan) bunaltmak, cayır cayır yakmak, çok sıcak olmak.
    sizzling hot: bunaltıcı/yakıcı
    sıcak.
    The sun was beginning to sizzle the whole walley.
  3. iyileşmek, düzelmek, gelişme/ilerleme kaydetmek.
    Sales immediately began to sizzle: Satışlarda
    derhal bir gelişme kaydedildi.
  4. cızırtı, cızırdama.