-
Zarf kesinlikle, emin/emniyette olarak, güven içinde, tehlikesizce.
-
Zarf kuşkusuz, şüphesiz, muhakkak, mutlaka.
surely you are mistaken: Mutlaka yanılıyorsun.
-
Zarf elbette, besbelli, belli ki, görülüyor ki.
surely you don't believe that: Elbette buna inanmıyorsun (buna nasıl inanırsın?)
-
Zarf kaçınılmaz bir şekilde.
-
Zarf evet, tabiî.