Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. İsim topak, tomar, tutam.
    a wad of hair. a wad of gum.
  2. İsim (yün, pamuk, vb.,) parça, yumak, tıkaç, tampon.
    He plugged his ears with wads of cotton to keep out the noise.
  3. İsim (kâğıt, banknot, vb.) deste, tomar.
    He stuck a wad of paper into the crack to keep the window from rattling.
  4. İsim tüfek sıkısı.
  5. İsim küme, deste, yığın (para).
    He took a wad out of his pocket.
  6. İsim (ot, saman, vb.) yığın, küme.
  7. İsim servet, zenginlik, külliyetli para.
    He made his wad in real estate.
  8. İsim manganez oksit cevheri.
  9. İsim (bkz: pledge ), (bkz: wager )
  10. Geçişli Fiil kümelemek, tomar yapmak, destelemek.
    He wadded up the paper and threw it into the waste basket.
  11. Geçişli Fiil tampon koymak, tamponla yerinde tutmak.
  12. Geçişli Fiil tıkaç koymak, (tüfek) sıkılamak/sıkıştırmak.
    to wad a gun. to wad a charge in a gun.
  13. Geçişli Fiil (bkz: would ).
  14. Geçişli Fiil (bkz: wed )
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

bet one's wad
bütün servetini bahse yatırmak.
shoot one's wad
servetini har vurup harman savurmak.
wad of banknotes
banknot destesi
wad up
sıkıca bohçalamak, sarmak.
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.