1. Fiil kaynak yap(ıl)mak, (madenler birbirine) kaynat(ıl)mak, sıkıca birleş(tir)mek.
    The parts welded together
    perfectly. Iron welds easily.
  2. Fiil birlik ve âhenk sağlamak, bağlamak.
    Her gratitude welded her to him forever. Working together for
    a month welded them into a strong team.
  3. İsim kaynak, kaynak yapılmış ek.
  4. İsim kaynak yapma, kaynaklanma, kaynakla ekle(n)me.
  5. İsim
    yellowweed ile ayni anlama gelir. küçük muhabbetçiçeği
    (Reseda Luteola).
  6. İsim küçük muhabbetçiçeğinden çıkarılan sarı boya.
uç uca kaynak. İsim
nokta kaynağı.
punto kaynak