Ingilizce-Türkçe Çeviri

  1. İsim iş, meşgale.
    hard work: ağır/zor iş.
  2. İsim çalışma, meşguliyet.
  3. İsim iş, görev, vazife, memuriyet.
    My work is in medicine/as a doctor. I go to work at 9.
    to look
    for work: memuriyet/iş aramak.
  4. İsim emek, el işi.
    It takes a lot of work to build a house: Bir ev yapmak için çok emek harcamak gerekir.
  5. İsim çalışma yeri.
  6. İsim eser, yapıt, kitap.
    a work of art. literary works. The works of Shakespeare.
    the works of God:
    doğa, evren, kâinat, tabiat.
  7. İsim yapı: bina, köprü vb.
  8. İsim tahkimat (duvar, kale, hendek vb.).
  9. İsim, Fizik iş.
  10. Sıfat iş+.
    work clothes: iş elbisesi.
  11. Fiil çalış(tır)mak, iş yap(tır)mak.
    She works her employees hard.
  12. Fiil işle(t)mek, faal olmak, emek sarfetmek.
    She worked a needlepoint cushion: İğne işi yastık işledi.
  13. Fiil uğraş(tır)mak, meşgul olmak/etmek.
  14. Fiil görevli/ vazifeli olmak, memuriyeti olmak.
  15. Fiil başarılı olmak, başarmak, iyi sonuç vermek.
    My plan did not work: Plânım başarılı olmadı.
  16. Fiil etkilemek, tesir etmek.
    it won't work: olmaz, yürümez.
  17. Fiil güçlükle yürümek/ hareket etmek.
    the ship works to winwards.
  18. Fiil çözmek, halletmek.
  19. Fiil aldatmak.
  20. Fiil isteklerine alet etmek, kullanmak.
  21. Fiil meydana getirmek.
  22. Fiil şekil vermek.
  23. Fiil mayala(n)mak.
    this dough works slowly.
  24. Fiil heyecanını tahrik etmek.
    to work a crowd into a frenzy.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

application oneself to one's work
kendini görevine vermek Fiil
assure the success of one's work
işinin başarısını temin etmek Fiil
at (one's) work (breakfast , dinner etc)
işinde
at (one's) work (breakfast , dinner etc)
(kahvaltıda , yemekte vs
attribute one's success to hard work
birinin başarısını çok çalışmasına bağlamak Fiil
be behind with one's work
işinde geri geri kalmış olmak Fiil
be behind with one's work
işini yetiştirememek Fiil
be behindhand with one's work
işini gününe yetiştirememek Fiil
be completely absorbed in one's work
kendini tamamıyla işine vermek Fiil
be completely absorbed in one's work
kendini tamamiyle işine vermek Fiil
be efficient in one's work
işinde ehil olmak Fiil
be engrossed in one's work
kendini tamamıyla işine vermiş olmak Fiil
be immersed in one's work
işine kendini vermiş olmak Fiil
be negligent in one's work
işini ihmal etmek Fiil
be on one's way to work
işe gitmekte olmak Fiil
be thorough in one's work
işini mükemmel yapmak Fiil
be thorough in one's work
işinımükemmel yapmak Fiil
be thorough in one's work
işini tam yapmak Fiil
be up to the neck in (one's) work
boğazına kadar işe batmış olmak Fiil
be utterly devoted to one's work
işe tamamiyle kendini adamak Fiil
be utterly devoted to one's work
işine tamamıyla kendini adamak Fiil
be well forward s with one's work
işinde epey ilerlemiş olmak Fiil
be wrapped up in one's work
işten göz açamamak Fiil
be wrapped up in one's work
işi başından aşkın olmak Fiil
become absorbed in one's work
işine dalmak Fiil
burn with love for one's work
işi için yanıp tutuşmak Fiil
carry on with one's work
işine devam etmek Fiil
centered centred on one's work
kendini işine vermiş
dawdle over one's work
işini ağırdan almak Fiil
divide one's time between work and play
zamanı iş ile oyun arasında bölmek Fiil
do one's proportion of a work
bir işte kendin üstüne düşeni yapmak Fiil
do one's work
işini yapmak Fiil
do one's work
işinıyapmak Fiil
do one's work in an office
bürodaki görevinıyapmak Fiil
do one's work in an office
bürodaki işinıyapmak Fiil
do one's work with distinction
işinıüstün başarıyla yapmak Fiil
do one's work with distinction
işini üstün bir başarıyla yapmak Fiil
do something as one's regular work or occupation
yapmak Fiil
drop one's work
işini bırakmak Fiil
drop one's work
işinıbırakmak Fiil
efficiency in one's work
işinde verim
efficieny in one's work
işinde verim
fall behind with one's work
işinde geri kalmış olmak Fiil
fall behind with one's work
iş inde geri kalmış olmak Fiil
fall within the scope of one's work
iş inin kapsamına girmek Fiil
fall within the scope of one's work
işinin kapsamına girmek Fiil
find complete satisfaction in one's work
işinden tam memnunluk duymak Fiil
find no work in one's line
kendi dalında iş bulamamak Fiil
gallop through one's work
işini acele acele çalışarak bitirmek Fiil
get down to one's work after the holiday
izinden sonra yeniden işe dönmek Fiil
get forward with one's work
işinde ilerlemek Fiil
get through with one's work
işini bitirmek Fiil
get to one's work
işine koyulmak Fiil
go about one's usual work
her zamanki işini yapmak Fiil
go about one's usual work
her zamanki işinıyapmak Fiil
go about one's work
işine bakmak Fiil
have no occupation outside of one's office work
büro işinden başka uğraşı olmamak Fiil
have one's heart in one's work
işini sevmek Fiil
have one's heart in one's work
gönlü iş inde olmak Fiil
have one's work cut for one
işi kendisi için biçilmiş kaftan olmak Fiil
have one's work cut out
işi başından aşkın olmak Fiil
have one's work cut out for one
işi başından aşmak, işi çok zor olmak.
have system in one's work
işini sistemli yapmak Fiil
Human health and social work activities (NACE code: Q)
İnsan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri (NACE kodu: Q) İsim, Sanayi ve Zanaatler
immersed in one's work
kendini tamamen işine vermiş
leave half one's work till the next day
işinin yarısını ertesi güne bırakmak Fiil
lend one's soul to one's work
kendini canla başla işe vermek Fiil
lend one's soul to one's work
ruhunu işe adamak Fiil
live within easy (a short) distance of one's work
işe yakın oturmak Fiil
live within easy distance of one's work
işine yakın oturmak Fiil
organize one's work
işini düzenlemek Fiil
Other social work activities without accommodation (NACE code: Q88.9)
Barınacak yer sağlanmaksızın verilen diğer sosyal hizmetler (NACE kodu: 88.9) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Other social work activities without accommodation n.e.c. (NACE code: Q88.9.9)
Başka yerde sınıflandırılmamış barınacak yer sağlanmaksızın verilen diğer sosyal yardım hizmetleri (NACE kodu: 88.99) İsim, Sanayi ve Zanaatler
pegged down to one's work
işinden ayrılamamakta
proceed with one's work
işine devam etmek Fiil
put one's heart and soul into one's work
bütün varlığını işine adamak Fiil
put one's heart and soul into one's work
bir işe canla başla sarılmak Fiil
put one's right hand to work
bismillah deyip işe başlamak Fiil
reap the harvest of one's hard work
çok çalışmasının semeresini almak Fiil
reconcile oneself to one's work
işine kendini uydurmak Fiil
remit one's work
işini durdurmak Fiil
run through one's work
işini çabuk bitirmeye çalışmak Fiil
scurry through one's work
işinıüstünkörü yapmak Fiil
scurry through one's work
işini acele bitirmeye çalışmak Fiil
scurry through one's work
işini üstünkörü yapmak Fiil
set down one's success to hard work
başarısını çok çalışmaya borçlu olmak Fiil
show interest in one's work
işine ilgi göstermek Fiil
shuffle through one's work
işini ihmal ederek görmek Fiil
slave away with one's work
eşek gibi çalışmak Fiil
sleep over one's work
çalışırken uyuyakalmak Fiil
Social work activities without accommodation (NACE code: Q88)
Barınacak yer sağlanmaksızın verilen sosyal hizmetler (NACE kodu: 88) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Social work activities without accommodation for the elderly and disabled (NACE code: Q88.1)
Yaşlılar ve bedensel engelliler için barınacak yer sağlanmaksızın verilen sosyal hizmetler (NACE kodu: 88.1) İsim, Sanayi ve Zanaatler
Social work activities without accommodation for the elderly and disabled (NACE code: Q88.1.0)
Yaşlılar ve bedensel engelliler için barınacak yer sağlanmaksızın verilen sosyal hizmetler (NACE kodu: 88.10) İsim, Sanayi ve Zanaatler
speed up one's work
işini hızlandırmak Fiil
speed up one's work
işinıhızlandırmak Fiil
start one's work
işine başlamak Fiil
take pride in one's work
yaptığı işle iftihar etmek Fiil
to be bound up in one's work
kendini tamamıyla işine vermiş
unpaid work
karşılıksız çalışma İsim, Ekonomi
urge on one's pupils the importance of hard work
öğrencilerine çok çalışmanın önemini anlatmak Fiil
warm to one's work
işine olan ilgisi artmak Fiil
We don't work.
İlişkimiz yürümüyor. Cümle, Deyim
We don't work.
Birbirimize uygun değiliz. Cümle, Deyim
work for one's board
boğazı tokluğuna çalışmak.
work for one's keep
boğaz tokluğuna çalışmak Fiil
work for one's own account
kendi hesabına çalışmak Fiil
work for one's own living
geçimini sağlamak için çalışmak Fiil
work for one's own living
geçiminısağlamak için çalışmak Fiil
work hard for one's living
geçimini sağlamak için çok çalışmak Fiil
work in someone's favour
birinin lehine işlemek Fiil
work in someone's favour
birinin lehine olmak Fiil
work off one's anger on sb
çıkarmak Fiil
work on one's own
kendi hesabına çalışmak Fiil
work one's day up
çalışarak (mesleğinde) ilerlemek Fiil
work one's fingers to the bones
çok sıkı çalışmak.
work one's passage
yol açmak Fiil
work one's ticket
bilet parası için çalışmak Fiil
work one's way
güçlükle ilerlemek.
work one's way through school
kendi çabasıyla okumak
work one's way through university
kendi kazandığı parayla üniversitede okumak Fiil
work one's way up
mesleğinde ilerlemek Fiil
work one's will
hedefine varmak Fiil
work to someone's advantage
birinin işine gelmek Fiil
work to someone's advantage
birinin işine yaramak Fiil
work to someone's advantage
birinin lehine olmak Fiil
work to someone's advantage
birine yaramak Fiil
work to the full at one's task
görevini tam hakkıyla yapmak Fiil
work with all one's might
deli gibi çalışmak Fiil
worker
işçi İsim, Hukuk
art work
sanat işi
back-room work
(US) eksper işi
black work
kendi düzenli işleri dışında çalışan kişileri çalıştırma
cleaning work
temizlik işleri İsim
collection work
tahsil işi
commercial work
(kartvizit vb) küçük baskı işleri İsim
contract work
götürü iş sözleşmesi
contract work
(US) götürü iş sözleşmesi
contributed work
toplu çalışma
dead work
iskele işi
dead work
hazırlık işi
detail work
detay işi
donkey work
eşek gibi günlük çalışma
factory work
fabrika işi
feeble work
kötü işçilik
ground work
temel
litigation work
dava işi
machine work
makine işi
master work
usta işi
methodical work
metotlu çalışma
pile work
kazık temelli ev
preparation work
hazırlık çalışması İsim
preparatory work
hazırlık işleri İsim
relief work
rölyef
repetitive work
rutin iş
seasonal work
mevsime bağlı iş
secretarial work
sekreterlik
sedentary work
oturarak yapılan iş
sharp work
acele iş
speciality work
uzmanlık işi
start work
işe soyunmak Fiil
stock work
depo işi
systematic work
sistemli iş
work curve
yorgunluk eğrisi
work girl
fabrika işçisi kız
work habit
çalışma yöntemi
work hard
didinmek Fiil
work hard
çok çalışmak Fiil
work insecurity
iş güvensizliği
work order
çalışma direktifi
work overtime
mesaiye kalmak Fiil, İşletme
work permit
çalışma izni İsim, İstihdam
work shy
istemeyerek çalışan
work through
etkili olmak Fiil
work ticket
çalışma kartı
work urge
çalışma şevki
work wonders
çok etkili olmak Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.