1. İsim sığır eti.
  2. İsim kasaplık sığır.
  3. İsim (a) pazu/adale kuvveti.
    Come on, man, put some beef into the job! Hey, bana bak, biraz gayret
    et! (b) kuvvet, mukavemet, dayanıklılık, (c) ağırlık, bir kimsenin ağırlığı, (d) kas, adale.
  4. İsim şikâyet.
    He's got a lot of beefs about his job.
  5. İsim şikâyet etmek, sızlanmak.
satış faaliyetlerini güçlendirmek Fiil
(a) genç sığır (12-20 aylık), (b) genç sığır eti.
konserve sığır eti. İsim
haşlanmış sığır eti dilimi. İsim
konserve sığır eti
rozbif
round ile ayni anlama gelir. sığır budu.
et suyu (sığır eti suyu).
kasaplık sığır.
et suyu hulâsası.
et suyu (sığır eti suyu).
desteklemek, (ilâve insan gücü ile) kuvvetlendirmek/takviye etmek.
We must beef up the army with new young soldiers.
grev fonunu tamamlamak Fiil
işletme sermayesini artırmak Fiil