1. Fiil maskelemek
  2. İsim kisve
  3. (kılık kıyafetini) değiştirmek, tebdili kıyafet etmek, … kılığına girmek.
    The king was disguiseed
    as a peasant. The spy disguised himself as an old man.
  4. gizlemek, saklamak, örtbas etmek, (gerçek kimliğini/niteliğini) örtmek/gizli tutmak, maskelemek, başka
    şekilde/hüviyette göstermek, değiştirmek.
    to disguise one's intention. He disguised his handwriting.
  5. tebdili kıyafet, sahte kılık/kıyafet.
    The thief wore a false beard and glasses as a disguise.
  6. sahtelik gizle(n)me, maskele(n)me.
  7. meddah/palyaço/komediyen vb.'nin kılığı.
  8. kıyafet değiştirme, örtbas etme, (kimlik ve niteliğini) başka gösterme.
beğenmediğini belli etmemek Fiil
duygularını gizlemek Fiil
el yazısını tanınmaması amacıyla bozmak Fiil
el yazısı tanınmasın diye kasten değiştirmek Fiil
planlarını değiştirmek Fiil
endişelerini neşeli bir görünüm arkasına gizlemek Fiil
endişelerini neşeli bir görünüm arkasında gizlemek Fiil
duygularını gizlememek Fiil
görünmez nimet, gadirden doğan lûtuf, beklenmeyen devlet kuşu.
It turned out to be a blessing in disguise:
Sonu umulmadık şekilde iyi çıktı.
tebdil gezmek Fiil
(a) kılık değiştirmiş, gizli, (b) aslında, hakikatte.
His illness was a blessing in disguise, because
he afterwards married his nurse.
kanuni kılıf İsim, Hukuk
birinin maskesini düşürmek Fiil
birinin maskesini düşürmek Fiil
legal görünüm altında Zarf, Hukuk
suç gelirlerini maskelemek Fiil, Ceza Hukuku
gerçekleri gizlemek Fiil