Türkçe-Ingilizce Çeviri

  1. İsim, Hukuk judgement
  2. İsim, Hukuk provision
  3. decision
  4. account
  5. thought
  6. sentence
  7. conclusion
  8. influence
  9. finding
  10. rule
  11. clause
  12. hold
  13. award
  14. İsim, Hukuk determination
  15. İsim judgment
  16. İsim, Hukuk conviction
  17. grip
  18. statute
  19. verdict
  20. ruling
  21. İsim domination
  22. doom
  23. decree
  24. mastery
  25. İsim, Hukuk pronouncement
  26. dictum
  27. İsim adjudication
  28. sway
  29. ascendant
  30. precept
  31. ascendance
  32. legal decision
  33. İsim, Hukuk arbitrament
  34. judicium
  35. prescript
Türkçe-Ingilizce çeviriler: Zargan Ltd.

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

bakım hükmü
maintenance order
beraat hükmü
verdict of not guilty
beraet hükmü
acquittal
bir sözleşmenin hükmü
effect of a contract
ceza hükmü
sentence İsim, Hukuk
ceza hükmünün infazı
execution of sentence İsim, Ceza Hukuku
cezai nitelikte yasa hükmü
penal provision
çoğunluk hükmü
majority verdict
değişiklik hakkı hükmü
market flex caluse İsim, Bankacılık
emeklilik hükmü
provision for retirement
fesih hükmü
tenure provision
fevkalade haller hükmü
exceptive clause
geçici mahkeme hükmü
provisional judgment
gözetim altına alma hükmü
custodial sentence
hapis hükmü
sentence of imprisonment
hükümler manzumesi
body of laws İsim, Hukuk
hükümlü
sentenced person İsim, Ceza Hukuku
idam hükmü
sentence of death
idam hükmü
dead sentence
idam hükmü
death warrant
idam hükmü
death sentence
iflas hükmü
decree in bankruptcy
kanun hükmü
legal provision İsim, Hukuk
kanun hükmü
provision of the law İsim, Hukuk
kanunun hükmü
reign of law
nafaka hükmü
award of alimony (maintenance)
nafaka hükmü
bastardy order
ölüm hükmü
death sentence
rekabet etmeme hükmü
non-compete clause İsim, Hukuk
rekabet etmeme hükmü
noncompetition covenant İsim, Hukuk
rekabet etmeme hükmü
noncompete covenant İsim, Hukuk
rekabet yasağı hükmü
noncompete covenant İsim, Hukuk
rekabet yasağı hükmü
noncompetition covenant İsim, Hukuk
sigorta hükmü
insurance clause
sözleşme hükmü
contractual clause
sözleşme hükmü
term of a contract İsim, Medeni Hukuk
suçlu hükmü
verdict of guilty
tahkim hükmü
arbitrager arbitragist clause
tercih hakkı veren mahkeme hükmü
alternative sentence
zımnî hüküm
implied term, implied provision İsim, Sözleşme Hukuku
zilyetlik hükmü
possessory judgement
açıklayıcı hüküm
directory
adil hüküm
sober judgment
amir hüküm
governing provision İsim, Hukuk
âmir hüküm
mandatory provision Hukuk
âmir hüküm
governing provision Hukuk
ana hüküm
key provision
cezai hüküm
penal provision
değiştirilemeyen hüküm
irrevocable judgement
emredici hüküm
mandatory provision İsim, Hukuk
ertelenmiş hüküm
reserved judgment
geçersiz hüküm
void judgment İsim
geçici hüküm
provisional article İsim, Hukuk
gıyabi hüküm
judgment given in default
gıyapta hüküm
judgement by default
hafif hüküm
mild judgment İsim
hafif hüküm
light judgment İsim
hatalı hüküm
erroneous judgment
idari hüküm
administrative determination
ihtiyari hüküm
optional provision
istisnai hüküm
exceptional provision
kanuni hüküm
rule of law
kanuni hüküm
legal formula
kanuni hüküm
statute
kesin hüküm
definite judgment
kesin hüküm
iron clad clause
kesin hüküm
final judgement
kesin hüküm
definite sentence
kesin hüküm
considered judgment
kesin hüküm
considered judgement
kesin hüküm
definitive sentence
kesin hüküm
final sentence
kesin hüküm
definitive judgement İsim, Hukuk
kesinleşmiş hüküm
judgment at law İsim, Hukuk
kısmi hüküm
partial verdict
kısmi hüküm
partial judgment İsim
muvakkat hüküm
provisional judgment
mülayim hüküm
lenient judgment
nazik hüküm
nice judgment
nehyedici hüküm
negative provision
nihai hüküm
final sentence
önceki hüküm
previous judgment İsim
peşin hüküm
bias
peşin hüküm
preconceived notion
peşin hüküm
parti pris
peşin hüküm
prejudgment
peşin hüküm
prejudice
peşin hüküm
preconceived idea
peşin hüküm
preconception
sert hüküm
judicial
sert hüküm
harsh judgment İsim
sınırlayıcı hüküm
restrictive provision İsim, Hukuk
şahsi hüküm
personal judgment İsim
şartlı hüküm
proviso
temel hüküm
essential provision
vicahi hüküm
defended judgment
vicahi hüküm
judgment after trial
yan hüküm
subsidiary sentence
yanlış hüküm
false verdict
yanlış hüküm
misjudgment
yanlış hüküm
misjudg e ment
yetersiz hüküm
inadequate sentence
hüküm ...
adjudicative
hüküm bulunmaması
absence of consideration
hüküm çıkarmak
to issue a (formal) decree Fiil
hüküm defteri
casebook
hüküm defteri
judgment book İsim
hüküm devleti
sentencing state İsim, Uluslararası Hukuk
hüküm doğurmak
to be effectual Fiil, Hukuk
hüküm fıkraları
operative provisions İsim, Hukuk
hüküm fıkrası
operative provisions
hüküm giydirme
condemnation İsim, Ceza Hukuku
hüküm giydirmek
to convict Fiil, Hukuk
hüküm giyenler
those sentenced İsim, Hukuk
hüküm giyme
conviction İsim, Hukuk
hüküm giymek
to receive a sentence Fiil
hüküm giymiş
condemned
hüküm giymiş
convicted Sıfat, Hukuk
hüküm günü
day of judgment
hüküm istihsali
issuing a court order İsim, Hukuk
hüküm kmü
sentence
hüküm kmü
decision
hüküm kmü
hold
hüküm kmü
opinion
hüküm kmü
sway
hüküm kmü
importance
hüküm kmü
force
hüküm kmü
decree
hüküm kmü
grip
hüküm kmü
effect
hüküm özeti
abstract of judgement
hüküm süren
rife
hüküm süren
regnant
hüküm sürme
government İsim
hüküm sürme
prevalence
hüküm sürmek
to ride Fiil
hüküm sürmek
to obtain Fiil
hüküm sürmek
to be rife Fiil
hüküm sürmek
to rule Fiil
hüküm verilmiş
adjudicated
hüküm verme
adjudication İsim
hüküm vermek
to reach a verdict Fiil, Hukuk
hüküm vermek
to confirm a judgment Fiil
hüküm vermek
to judge Fiil
hüküm vermek
to pass judgment Fiil
hüküm vermek
to make a ruling Fiil
hüküm vermek
to sum up Fiil
hüküm vermek
to render a decision Fiil
hüküm vermek
to pass sentence Fiil
hüküm vermek
to pass measure Fiil
hüküm vermek
to give judgment Fiil
hüküm vermek
to award a sentence Fiil
hüküm vermek
to render a judgment Fiil
hüküm vermek
to decree Fiil, Merkezi Yönetim
hüküm vermek
to deem Fiil
hüküm vermek
to adjudge Fiil
hüküm vermek
to pass Fiil
hüküm vermek
to render judgment Fiil
hüküm vermek
to decide Fiil
hüküm vermek
to pronounce a sentence Fiil
hüküm vermek
to pass a decision Fiil
hüküm vermek
to hand out a decision Fiil, Hukuk
hüküm vermek
to hand down a decision Fiil, Hukuk
bir konuda hüküm vermek
to pronounce on a subject Fiil
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

Türkçe Sözlük (Kubbealti Lugati)

  1. Bir şeyin ... karar, yargı
Kubbealti Akademisi Kültür ve Sanat Vakfi isbirligiyle yayinlanan özet bilgilerdir. Kelimenin kökeni, tüm anlamlari ve örnek cümleler için www.kubbealtilugati.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.