1. ağır, aheste, acelesiz, telâşsız, sakin, yavaş, hafif, acele etmeden iş yapan, acelesiz yapılan.
    We
    took a leisurely stroll after dinner: Yemekten sonra hafif bir yürüyüş yaptık.
  2. ağır ağır, aheste aheste, yavaş yavaş, sükûnetle, acele/telâş etmeden.
    We walked leisurely looking
    in all the windows: Vitrinlere bakarak ağır ağır yürüdük.
uğraya uğraya yolculuk etme
dura kalka gitme
oyalanarak gitme
sallana sallana
gezinerek gitme
bir işi ağırdan alarak yapmak Fiil
bir şeyi acelesiz yapmak Fiil