Available on App Store
Get it on Google Play
EN
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
limp
Geniş Tasarım
İngilizce-Türkçe
Terimler/Kalıplar
Ingilizce-Türkçe Çeviri
Geçişsiz Fiil
aksamak, topallamak, aksayarak/topallayarak yürümek.
After falling down the stairs, he limped for several days.
Geçişsiz Fiil
güçlükle/ağır aksak ilerlemek/gelişmek, sürüncemede kalmak.
The project limped along, for no one seemed very interested.
Geçişsiz Fiil
aksaklık, topallık, aksama, topallama.
He walks with a limp.
Sıfat
yumuşak, gevşek, eğilip bükülebilen, dayanıksız.
The book is bound limp in cloth.
Sıfat
pörsük, pörsümüş, solmuş, soluk, buruşuk, sarkık.
The lettuce had lost its crispness and was quite
limp. Flowers looked limp in the heat. Her hair hung limp about her shoulder. limp curtains.
Sıfat
(seciye) zayıf, pısırık, uyuşuk.
Sıfat
rahavetli, uyuşuk, bitkin, bitap, dermansız, yorgun.
feel as limp as a wet rag
: paçavraya dönmek,
hurdası çıkmak, suyu sıkılmış limon gibi bitkin olmak.
I am so tired I feel as limp as a wet rag.
Ingilizce-Türkçe çeviriler: Atalay Sözlügü, 1. Basim
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler
walk with a limp
topallamak
Fiil
limp into publication
sonunda yayımlanmış olmak
Fiil
Ingilizce-Türkçe terim çevirileri: Zargan Ltd.
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.