-
dağlamak, kızgın demirle damga basmak.
a bad burn where he had been seared on the hot iron.
-
yakmak, haşlamak.
He seared his hand on a hot steam.
-
kavurmak, kurutmak.
-
yanmak, kavrulmak, dağlanmak.
-
hissini iptal etmek, körletmek.
-
Sıfat kuru(muş), kavruk, kavrulmuş, buruşmuş, sararmış, solmuş.
-
İsim yanık/dağlanma izi.
-
İsim ateşli silahın emniyet mandalı.