[émission]

paritenin üzerinde para çıkarma
karbondioksit emisyonu Noun, Transport
yayma, neşretme, dışarı verme, çıkarma, salıverme, salma, yayılma, intişar. Noun
yayılan/neşrolunan şey. Noun
salım, emisyon.
emission of radiation: ışınım salımı.
emission spectrum: salım izgesi. Noun, Physics
elektron tübünde katodun yaydığı elektron miktarı. Noun, Electronics
emisyon: tahvilât, banknot vb. çıkarma. Noun, Commerce
vücuttan meni vb. gibi sıvının çıkması.
nocturnal emission: düş azması, ihtilâm, şeytan atlatması, uykuda meni gelmesi. Noun
(vücuttan) çıkan/dışarı atılan madde. Noun
emisyon Noun, Environment-Ecology
para basma Noun, Law
atık bedeli
devlet tahvili çıkarma
banknot çıkarma
banknot standartları Noun
buharlaşma emisyonu Noun, Transport
egzoz emisyonu Noun, Transport
gürültü sınırlandırılması
gürültü emisyonu sınırlaması
düş azma, ihtilâm.
ikincil salım, sekonder emisyon.