[husband]

mezhebi geniş koca
kocasını aldatmak Verb
kocalık
kocasını boşamak Verb
karılık etmek Verb
koca bulmak Verb
kılıbık koca
koca avlamak Verb
efendi
eş, koca, zevç.
husband and wife: karı koca, eşler.
tutumlu/tedbirli idareci.
yönetmen, idareci.
idare etmek, idareli/tutumlu davranmak, tasarrufla kullanmak, iktisat etmek.
The nation must husband its natural resources.
(a) (bir kadına) koca/zevç/eş olmak, evlenmek, (b) (birisine) koca/zevç/eş bulmak, evlendirmek.
çift sürmek, toprağı işlemek.
karı koca
parasını tutumlu kullanmak Verb
kaynaklarını idareli kullanmak Verb
kocanın izni
kocanın yetkisi
karının yaptığı masraflardan kocanın sorumluluğu
görümce
paşa çayı
kocanın daha çok para vermesi için ısrar etmek Verb
karı kocanın ortak meslek sahipliği
karı kocanın birleşik vergiye tabi geliri
karı-koca arası mal rejimi
karı koca gibi yaşamak Verb
karı koca gibi yaşamak Verb
koca ile oturmak Verb
çok iyi koca olmak Verb
ideal koca
eşim
(Br) kadının kocasının birliği temsil salahiyetini kullanmak Verb
basiretli koca
gemi müdürü
kocasının etrafında dört dönmek Verb
gemi müdürü