acil tedbir alınmasını istemek
Verb
komut istemi
Information Technology
acele olarak ödenmesini talep etmek
Verb
DOS komut istemi
Information Technology
mümkün olduğu kadar çabuk bildirmek
Verb
malların acele teslimini garanti etmek
Verb
teslimi garanti etmek
Verb
ivedi, acele, çabuk, vakitli, vaktinde, vakit geçirmeksizin, hemen, ertelemeden, gecikmeden.
a prompt reply. I expect a prompt answer. prompt payment.
tez davranan, işini çabuk/vaktinde yapan.
This worker is always prompt in his duties. They were prompt to offer their services.
harekete geçirmek, teşvik etmek, kışkırtmak, zorlamak.
Hunger prompted him to steal.
başlatmak, önayak olmak, fırsat/vesile vermek
The article in the paper prompted him to call a meeting of the staff.
hatırlatmak, fısıldamak, suflörlük yapmak.
It is forbidden to prompt a witness in the court.
vade, borcun ödenmesi için verilen müddet.
prompt note: vadeli senet, vade ihbarı.
Commerce
teşvik, tahrik, kışkırtma, harekete geçirme, önayak olma, başlatma, vesile/fırsat (verme).
hatırlatma, hatırlatıcı şey, sahnede oyuncuya rolünü hatırlatıcı söz.
tam.
The performance will start at 8 o'clock prompt: Gösteri tam saat 8'de başlayacak.
bir tanığı etkilemek
Verb
bir sipariş ile hemen ilgilenme
mal teslimini izleyen birkaç gün içinde yapılan nakdi ödeme
Londra Maden Borsası'nda satın alma sözleşmesini yerine getirmek için bir madenin teslim edilmesi gereken tarih
(Londra Borsası) vade günü
ithalatçıya hatırlatmak amacıyla verilen ikaz notu
ödeme vadesinin dolmasına yakın
vadesinde borcunu ödeyen kimse
birinin birşey yapmasına neden olmak
Verb
birini birşey yapmaya teşvik etmek
Verb
birini birşey yapmaya kışkırtmak
Verb
birini birşey yapmaya itmek
Verb
birine cevap yetiştirmek
Verb
birine bir cevap önerisinde bulunmak
Verb
ayaklanmaya kışkırtmak
Verb
hızlı yargılama
Noun, Law
sistem komut istemi
Information Technology