çıkma

Turkish-English Translation

  1. climb
  2. leave
  3. landing
  4. spring
  5. project
  6. extended
  7. exhaust
  8. outbreak
  9. rising
  10. Noun projection
  11. commentary
  12. bracket
  13. porch
  14. outgoing
  15. ascent
  16. Noun elevation
  17. exit
  18. console
  19. outflow
  20. salient
  21. mounting
  22. portico
  23. outbuilding
  24. promontory
  25. penthouse
  26. overhung
  27. subtraction
  28. climbing
  29. cantilever
  30. springing
  31. break away
  32. Noun vacation
  33. coving
  34. quoin
  35. corbel
  36. bracketing
  37. up-stroke
  38. baldachin
  39. marginal note
  40. moving out
  41. outhouse
  42. issue
  43. going out
  44. (arch) overhang
  45. sponson
  46. jutty
  47. prostyle
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

dinden çıkaran
heretical Adjective, Religion-Faith
dinden çıkma
apostasy Noun, Religion-Faith
omuz çıkması
dislocated shoulder Noun, Medicine
öne çıkmak
figure prominently Verb
tam anlamıyla düze çıkmamış olmak
not be out of the woods (yet) Verb, Idioms
vatandaşlıktan çıkma
renouncement of nationality Noun, International Law
yargıç önüne çıkarılmak
be brought before a judge Verb, Law
(gemi) yola çıkma
leaving
acentadan çıkma
brand new
acenteden çıkma
brand new
açığa çıkma
revelation Noun
ansızın ortaya çıkma
eruption Noun
aşağı yukarı inip çıkma
bob
ava çıkma
hunting expedition
avukat vasıtasıyla mahkeme huzuruna çıkma
appearance by attorney
başa çıkma
coping Noun, Psychology
bir arsaya sahip çıkma
appropriation of a piece of land
bir gayrimenkule sahip çıkma
appropriation of an estate
bir partiden çıkma
break away from a party
bir suç iddiasından masum çıkma
innocent of a charge
çocukluk çağından çıkma
to emerge from childhood
dağa çıkma
to climb a mountain
dalıp çıkma
dip
dilbilgisi kurallarının dışına çıkma
solecism
din inden çıkma
to abjure one's religion
dinden çıkma
abjuration
dışarı çıkma
egress
elden çıkma
loss
emirlerin dışına çıkma
departure from orders
fiyatlarda inip çıkma
price fluctuations
gönüllü olarak mahkeme huzuruna çıkma
voluntary appearance Noun
hakem kararına karşı çıkma
impeachment of award
iki katına çıkma
duplication Noun
inip çıkma
pendulation
karaya çıkma
disembarkation Noun
karaya çıkma
debarkation
karaya çıkma
landing
karşı çıkma
opposition Noun
karşı çıkma
counterdeterrence
karşı çıkma
objection Noun
karşı çıkma
demur
karşı çıkma
flak
karşı çıkma
contradiction Noun
karşı çıkma
counter deterrence
karşı çıkma
defiance Noun
mahkeme celbiyle mahkeme huzuruna çıkma
compulsory appearance
mahkeme huzuruna çıkma
appearance
mahkeme huzuruna çıkma
entering of appearance
memlekete girip çıkma
entering and leaving the country
meydana çıkma
occurrence
normal yolun dışına çıkma
out- of-line
ortaya çıkma
manifestation Noun
ortaya çıkma
revelation Noun
özel geziye çıkma
nonwork journey
pazarları çalışmaya karşı çıkma
demur at working on sundays
raydan çıkma
derailment Noun
raydan çıkma
jumping of the metals
rotadan çıkma
yaw
şahsen mahkeme huzuruna çıkma
corporal appearance
tahta çıkma
elevation to a throne
tahta çıkma
accession
televizyona çıkma
appearance on television
televizyona çıkma
television appearance
temize çıkma
quittance
üyelikten çıkma
membership termination Noun
yola çıkma
setting out
yola çıkma
setting off
yola çıkma
start
yoldan çıkma
perverseness
yoldan çıkma
deviation Noun
yukarı veya aşağı inip çıkma
plus or minus variation
çıkma merdiven
perron
(donanma) karaya çıkma emri
discharge note
birine çıkma teklif etmek
to ask someone out Verb
çatı çıkma penceresi
gable window
derece derece çıkma veya inme
gradation
derece derece çıkma ya da inme
gradation
dışarı çıkma müsaadesi
leave to go out Noun
duruşmaya çıkma kefaleti
appearance bail
gece sokağa çıkma yasağı
night-time curfew Noun, Politics-Intl. Relations
kalıptan çıkma eşya
moulding
karaya çıkma izni
shore leave
karaya çıkma müsaadesi
leave to land Noun
karaya çıkma şartları
landing conditions Noun
mahkemeye çıkma günü
appearance day
mahkemeye çıkma müzekkeresi
peremptory writ
sahile çıkma izni
shore leave
şahsen mahkeme huzuruna çıkma günü
return d
şahsen mahkeme huzuruna çıkma günü
return day
sefere çıkma emri
sailing order
siteden çıkma oranı
bounce rate Noun, Advertising
sokağa çıkma yasağı
curfew order
sokağa çıkma yasağı
curfew Noun, Politics-Intl. Relations
sokağa çıkma yasağı
curfew Noun
sokağa çıkma yasağını kaldırmak
to lift the curfew Verb
televizyona çıkma sıklığını azaltmak
to cut down one's television appearance Verb
üste çıkma becerisi
one upmanship
yazıda çıkma işareti
caret
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Çıkmak işi
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.