ısrar

Turkish-English Translation

  1. claim
  2. maintenance
  3. patience
  4. Noun assertion
  5. urgency
  6. insistence
  7. persistence
  8. perseverance
  9. intentness
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

ısrarla
persistently Adverb
usandırıcı ısrar
importunity
ısrar eden
persistent
ısrar eden
urgent
ısrar edici
insistent
ısrar etme
assertion Noun
ısrar etmek
to assert Verb
ısrar etmek
to persist in Verb
ısrar etmek
to persist Verb
ısrar etmek
to insist Verb
ısrar etmek
to insist on Verb
ısrar etmek
to urge Verb
ısrar etmek
to goad Verb
ısrar etmek
to crowd Verb
ısrar etmek
to continue Verb
ısrar etmek
to press Verb
...'de ısrar etmek
to persevere in ... Verb
aynı hikâyede ısrar etmek
to stick to the story Verb
bir nokta üstünde ısrar etmek
to press a point Verb
bir nokta üzerinde ısrar etmek
to insist upon a point Verb
bir şey üzerinde ısrar edici olmak
to be insistent on sth Verb
bir şey yapılsın diye ısrar etmek
to be insistent that something shall be done Verb
bir talep üzerinde ısrar etmek
to insist in a claim Verb
bir talepte ısrar etmek
to persist in a demand Verb
bir talepte ısrar etmek
to adhere to a claim Verb
birşeyde ısrar etmek
to stick to something Verb
birşeyde ısrar etmek
to stick out for something Verb
cevap almak için ısrar etmek
to press for an answer Verb
çok ısrar etti reddedemedim
he was very pressing and I could not refuse
daha yüksek maaş üzerinde ısrar etmek
to stick out for higher pay Verb
devam etmekte ısrar etmek
to persist in going on Verb
düşüncesinde ısrar etmek
to maintain one's point Verb
fazla ısrar eden kimse
gadfly
fikri üstünde ısrar etmek
to insist on upon one's point Verb
fikrinde ısrar eden
insular mind
fikrinde ısrar etmek
to persist in saying Verb
fikrinde ısrar etmek
to stand to one's guns Verb
fikrinde ısrar etmek
to maintain one's point Verb
fikrinde ısrar etmek
to hold to one's opinion Verb
fikrinde ısrar etmek
to pressing of one's point Verb
fikrinde ısrar etmek
to persist in one's opinion Verb
görüş açısı üzerinde ısrar etmek
to press one's point Verb
görüşleri üzerinde ısrar etmek
to stick to one's views Verb
hakkı üzerinde ısrar etmek
to insist on one's right Verb
hakkında ısrar etmek
to stand on one's right Verb
haklarında ısrar eden evli kadın
pinchpin
iddiasında ısrar etmek
to sustain a claim Verb
iddiasında ısrar etmek
to hold an argument Verb
itaat edilmesi konusunda ısrar etmek
to insist on obedience Verb
kendi fikrinde ısrar eden
self- assertive
kendi fikrinde ısrar etmek
to stick to one's guns Verb
kendi haklarından vazgeçmeyecek şekilde ısrar etmek
to assert oneself Verb
kocanın daha çok para vermesi için ısrar etmek
to importune a husband for more money Verb
nüfuzunu kullanarak istediğinde ısrar etmek
to throw one's weight about Verb
ödeme için ısrar etmek
to insist on payment Verb
ödenmesi konusunda ısrar etmek
to insist on payment Verb
seçtiği şey üzerinde ısrar etmek
to hold one's choice Verb
suçsuz olduğu konusunda ısrar etmek
to insist upon one's innocence Verb
talebinde ısrar etmek
to press a claim Verb
talebinde ısrar etmek
to sustain a claim Verb
talebinde ısrar etmek
to sustain someone in a claim Verb
talebinde ısrar etmek
to keep up a claim Verb
talebinde ısrar etmek
to stand out for one's claim Verb
taleplerinde ısrar etmek
to stand to one's demand Verb
taleplerinde ısrar etmek
to stand on one's demand Verb
taleplerinde ısrar etmek
to insist on (to persist in) one's claims Verb
üzerinde ısrar etmek
to stand on Verb
cevap almak için israr etmek
to press for an answer Verb
görüşleri üzerinde israr etmek
to stick to one's views Verb
kendi fikrinde israr eden
self-assertive
talep bilerinde israr etmek
to adhere to a claim Verb
talep bite israr etmek
to stand on one's demand Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. İstediğinin olması için bir şeyin veya ... tekrar üstünde durma, üsteleme
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.

israr
Gizleme, sır tutma, ketmetme