-log

  1. Suffix “deyiş, söyleşi, söz, konuşma”. Önündeki sözcüğün belirttiği şekilde yazı veya konuşma anlamı verir.

    analogue, monologue, dialogue, prologue gibi.
log
kütük, tomruk, ağaç gövdesi.
log cabin: kütüklerden yapılmış kulübe/ev.
log
hız ölçer, parakete: geminin hızını ölçen alet.
heave/throw/stream the log: parakete kullanmak/atmak.

sail by the log: geminin yerini hız ölçerek belirlemek.
log-line: parakete ipi/halatı.
patent log: uskurlu parakete.
Maritime Traffic
log
jurnal: geminin/uçağın seyir/uçuş jurnalı.
log
günlük (kütüğü), sicil/kayıt defteri, bir makinenin çalışmasını, bir işlemin safhalarını gösteren ayrıntılı
kayıtlardan herbiri.
a computer log: bilgisayar günlüğü.
to write up/keep the log (book): sicil/kayıt (defteri) tutmak.
log
kütük gibi şey/adam vb.
king log: mostralık kral: faaliyet göstermeyen fakat zararsız kral.
log
kütük/tomruk kesmek.
log
ağaç kesmek, tomruklamak, ağacı kesip tomruk yapmak.
log
günlük/sicil/jurnal tutmak, sefer/uçuş jurnalı tutmak, jurnala kaydetmek.
log
(uçak/gemi) (belirli bir hızla) seyretmek, yol almak.
The ship was logging 18 knots. The plane was
logging 620 km/h.
We logged (up) 50 km that day: O gün 50 km yol aldık.
log
logaritma. Noun
bu kütüğe benzer pasta
Noel'den önceki gece yakılan iri kütük
yol-çizer: uçağın havada katettiği yolu kaydeden cihaz. Noun
(US) çocuk işi
kültür eksikliği
kültürde geri kalma
gemi ile ilgili olayların yazıldığı defter ya da defterler
teslimat gecikmesi
elektronik log kayıtları Noun, Information Technology
hata kaydı
hata günlenmesi
hata günlüğü Information Technology
hata günlemesi
uçuş kayıt defteri
uçuş kaydı
geçit kütüğü
gaz kütüğü: havagazlı şöminede kütük şeklindeki gaz-yakıcı. Noun
hız/akıntı göstergeci: bir ipe bağlanıp suya atılan, geminin hızını ve akıntı kuvvetini ölçmeye yarayan kurşun ağırlık. Noun
geçmiş günlüğü Information Technology
yontulmamış, kütük/tomruk halinde.
borç kütüğü
girdi günlüğü
kütük gibi, hareketsiz, donakalmış.
sleep like a log: derin uykuya dalmak, kütük gibi (hareketsiz)
uyumak.
He lay like a log: Kütük gibi yatıyor.
“söz, deyiş”.
ör.: logomachy. Prefix
(Br) nöbet cetveli
jurnal
tomruk motoru: tomrukları su içinde çekmek için kullanılan tek kişilik dıştan motorlu kayık. Noun
ahşap kulübe Noun, Construction
parakete
günlük kütüğü Information Technology
log dosyası Noun, Software
minuta Maritime Traffic
oturum açmak Verb, Information Technology
parakete Noun
bilgisayar sisteminden çıkmak Verb
oturum kapamak Verb, Information Technology
(bilgisayarı) açmak, başlatmak.
log off: (bilgisayardaki işlemi) bitirmek/kapatmak.
oturum kapamak Verb, Information Technology
bilgisayar sisteminden çıkmak Verb
birine yardım etmek Verb
jurnal
seferde tutulan seyir defteri
gemi seyir defteri
kalıp gibi uyumak Verb
odun yarmak Verb
izleme günlüğü Information Technology
geminin seyir defteri
Noel kütüğü, Noel gecesi ocakta yakılan iri kütük.
electronic log entries Noun, Information Technology
log file Noun, Software

Toprak damlı Anadolu evlerinde yağmur sularının ... uzunluğunda taştan silindir