aback

  1. geriye/arkaya doğru.
  2. Maritime Traffic ters yönde, yelkenleri geriye doğru itecek tarzda.
    to be caught aback: ters rüzgâra yakalanmak.
şaşırtmak.
şaşırmış, hayret etmiş, donup kalmış.
to be taken aback: şaşırmak, şaşalamak, apışıp kalmak.
You
seem taken aback: Şaşırmış görünüyorsun(uz); şaşırdın(ız) galiba.
I was quite taken aback at their bad manners: Terbiyesizliklerine şaşırıp kaldım.
haberlere şaşırmak Verb