adjective

English-Turkish Translation

  1. Noun, Language-Literature sıfat
  2. sıfat.
  3. sıfat+, sıfat olarak, sıfat gibi kullanılan.
    adjective use of a noun: adın sıfat gibi kullanılması.
  4. yalnız bulunamayan, başkasına bağımlı olan.
  5. Law yasal hakların icra/infaz yöntemleriyle ilgili.
  6. sabitleştirmek için başka katkıya ihtiyacı olan (boya).
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

limiting adjective
sınırlandırıcı sıfat: ismi nitelemeyip kapsamını daraltan/sınırlandıran sıfat.
THIS, SOME, CERTAIN are limiting adjectives. Noun
limiting adjective
ismi niteleyen sıfattan önce gelip kapsamını daraltan sıfat:
few, other gibi.
A few red apples. Noun
predicate adjective
yüklemsel sıfat, yüklem sıfatı: tümcede yüklem olarak kullanılan sıfat.
“He is dead” ve
“It
made him sick” tümcelerindeki
“dead” ve
“sick” sıfatları gibi.
adjective law
şekli hukuk
adjective law
usul hukuku
adjective law
inşai veya usule ilişkin hukuk
adjective law
şekli kanun
adjective law
şekil hukuku
adjective low
usul hukuku
adjective low
şekli hukuk
adjective sentence
bağlaçlı yan tümce
English-Turkish phrases from Zargan's own database