agony

  1. Noun şiddetli ıstırap/ağrı/acı/sancı, ıstıraptan kıvranma.
    to be in an agony of pain: büyük ıstırap
    içinde olmak.
    to suffer agonies = to be in agonies: çok ıstırap çekmek.
  2. Noun çok şiddetli heyecan/sevinç.
    an agony of joy: şiddetli sevinç.
    to be in an agony of anticipation:
    sabırsızlıktan çatlamak, çok sabırsızlanmak.
  3. Noun can çekişme, haleti nezi.
    to be in the death agony: can çekişmek.
    He entered into his last agony: Can çekişiyor.
  4. Noun şiddetli mücadele, pençeleşme, çaba.
    mortal agony: ölümle pençeleşme.
can çekişmek Verb
kabir azabı çekmek Verb
can çekişme
can çekişme
acındırmak, durumu olduğundan kötü göstermek.
kıvrım kıvrım kıvranmak Verb
dert ortağı
dertliler sütunu: bir gazetenin kayıp akraba, kayıp kedi/köpek/eşya, boşanma ilânları sütunu.