at work

English-Turkish Translation

  1. (a) iş başında, işte, çalışıyor, çalışmakta.
    be at work: iş başında olmak, çalışmak.
    He's always
    at work in the afternoons. (b) çalışırken, işlerken.
    to watch machines at work .
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

be at work
çalışır olmak Verb
be at work
işte olmak Verb
be hard at work
sıkı çalışmak Verb
be out at work
işte olmak Verb
factory at work
çalışmakta olan fabrika
injury at work
iş sırasında alınan yara
irregular attendance at work
devamsızlık
morale at work
işyerindeki çalışma morali
morale at work
iş yerindeki çalışma morali
pension for injury at work
iş başında kazadan dolayı emekliliğe ayrılma
set at work
işe başlatmak.
sit at work
iş yapmaya oturmak Verb
trouble someone at work
birini işindeyken tedirgin etmek Verb
at (one's) work (breakfast , dinner etc)
işinde
at (one's) work (breakfast , dinner etc)
(kahvaltıda , yemekte vs
be good at paper work
evrak işlerinde becerikli olmak Verb
European Agency for Safety and Health At Work (EU-OSHA)
Avrupa İş Sağlığı ve Güvenliği Ajansı
have work started at once
hemen işe başlatmak Verb
have work started at one
yararlı iş başlatmak Verb
the time at which the daily work starts
işbaşı
work a mine at a pims
bir maden ocağını kârlı işletmek Verb
work at
çalışmak, çabalamak.
work at a loss
zararına çalışmak Verb
work at doing something
birşeyi yapmak için çok çaba göstermek Verb
work at doing something
birşeyi yapmak için çok çabalamak Verb
work at doing something
birşeyi yapmak için çok çalışmak Verb
work at it off and on
bir işi bırakıp bırakıp yeniden ele almak Verb
work at memorizing the Koran
hıfza çalışmak Verb
work at piece rate
parça başına iş
work at piece rates
parça başına çalışma
work at something
birşey için çok çaba göstermek Verb
work at something
birşey için çok çalışmak Verb
work at something
birşey için çok çabalamak Verb
work at time rates
zaman esasına göre çalışma
work at white heat
telaş içinde çalışmak Verb
work for 8 hours at a stretch
ara vermeden sekiz saat çalışmak Verb
work out at
bulmak Verb
work out at
baliğ olmak Verb
work out at
(maden ocağını) tükeninceye kadar işletmek Verb
work out at something
birşey tutmak Verb
work out at something
birşey etmek Verb
work out at something
tutarı birşey olmak Verb
work the engine at half power
motoru yarım güçle çalıştırmak Verb
work to the full at one's task
görevini tam hakkıyla yapmak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database