Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
bicker
Cozy
English-Turkish
English-Turkish Translation
atışmak, çekişmek, ağız kavgası yapmak, münakaşa etmek.
They are always bickering
: Daima atışırlar/çekişirler.
(dere) çağlamak, çağlayarak akmak.
The river bickered down the walley.
(ışık) parıldamak, pırıldamak, titremek.
The afternoon sun bickered through the trees
: İkindi
güneşi ağaçlar arasında pırıldıyordu.
çekişme, atışma, münazaa, ağız dalaşı.
tahta tabak/tas/çanak, maşrapa.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.