booster

  1. Noun destekleyen, destekleyici, (maneviyatı) yükselten/yükseltici, teşvik/takviye edici.
  2. Noun, Electronics gerilim yükseltici (alet).
  3. Noun (lokomotifte) yardımcı motor.
  4. Noun, Military kuvvetli patlayıcı madde.
  5. Noun (a) rokete ilk hareketi sağlayan motor, (b) ilk hareket motorunu ve yakıtını içeren roket bölmesi.
  6. Noun
    booster dose/booster shot ile ayni anlama gelir. bağışıklığı artırmak/yenilemek için yapılan ek aşı.
  7. Noun, Pharmaceuticals kuvvet verici, kuvvetlendirici, mukavvi, başka bir ilâcın etkisini artıran/kuvvetlendiren ilâç.
  8. Noun alıcı anten girişine bağlanarak yüksek frekanslı giriş işaretini şiddetlendiren düzen.
  9. Noun
    booster pump ile ayni anlama gelir. yardımcı pompa/tulumba: boru hattındaki basıncı sabit tutmaya yarayan tulumba.
çocuk oto koltuğu Noun, Child Care
çocuk araba koltuğu Noun, Child Care
bebek oto koltuğu Noun, Child Care
bebek araba koltuğu Noun, Child Care
servo fren
servo fren
booster ile ayni anlama gelir. bağışıklığı artırmak/yenilemek için yapılan ek aşı.
booster ile ayni anlama gelir. yardımcı pompa/tulumba: boru hattındaki basıncı sabit tutmaya yarayan tulumba.
hidrofor Noun, Machinery
oto koltuğu yükseltici Noun, Child Care
yükseltici oto koltuğu Noun, Child Care