debate

  1. tartışma, müzakere, münakaşa, görüşme.
    There will be a long debate in Parliament before the new law is passed.
  2. etraflıca düşünme, tefekkür, teemmül, mütalâa, mülâhaza.
  3. tartışma, münazara, fikir mücadelesi.
  4. kavga, nifak, bozuşma, çekişme, uyşmazlık, anlaşmazlık, ihtilâf.
  5. tartışmak, müzakere/ münakaşa etmek, görüşmek.
    I debated with M. (upon/about the question) = I debated
    (upon/about) the question with M.
  6. etraflıca düşünmek, tefekkür/ teemmül/mütalâa/mülâhaza etmek.
    I debated the idea in my mind until I fell asleep.
  7. kavga etmek, çekişmek, didişmek, dalaşmak, mücadele etmek.
ateşli bir tartışma
kuramsal düzeyde tartışma
kesin bir sonuca yönelik olmayan
uzun müzakerelerden sonra
müzakereyi kapamak Verb
bir konu üzerinde müzakere halinde bulunmak Verb
tartışmasız
bütçenin parlamentoda müzakeresi
bütçe görüşmesi
bütçe müzakereleri Noun
seçim kampanyası müzakereleri Noun
müzakereyi kapamak Verb
bir müzakereyi bağlamak Verb
bir tartışmayı bağlamak Verb
bir müzakereyi kapatmak Verb
sıkı tartışma
bir müzakerenin kapanması
müzakerelerin kapanışı
müzakereleri kapamak Verb
müzakereyi açmak Verb
bir müzakereyi açmak Verb
kurul müzakeresi
güvenoyu müzakereleri Noun
(US) parlamento müzakereleri Noun
parlamento müzakereleri Noun
kesin kararla sonuçlanması beklenen müzakereler
kararla sonuçlanacak müzakere
bir tartışmayı kesmek Verb
müzakereyi kapama talebinde bulunmak Verb
ekonomi müzakereleri Noun
ekonomik müzakere
ekonomik politika müzakeresi
ambargo müzakeresi
(US) müzakere
mükâleme
dışişleri müzakeresi
münazara
tartışma özgürlüğü
(parlamento) gensoru
genel kurul müzakeresi
ateşli tartışma Noun
müzakereyi engellemek Verb
bir tartışmayı boğmak Verb
müzakereleri engellemek Verb
genel görüşme Noun, Law
bir tartışmaya gerekli önemi vermemek Verb
müzakerelerde bir muhalifle öfkeli sözler teati etmek Verb
hararetli müzakere
münakaşa
ateşli müzakere
bir müzakere düzenlemek Verb
müzakere kızıştığında
sonu gelmez müzakere
müzakereleri kapatmakyı teklif etmek Verb
müzakereyi açmak Verb
açık forum
parlamento müzakereleri Noun
müzakereyi engellemek Verb
uzayan müzakere
bir müzakereyi yeniden başlatmak Verb
müzakereyi yeniden başlatmak Verb
müzakereye kaldığı yerden devam etmek Verb
müzakereye kalındığı yerden devam etmek Verb
müzakereyi başlatmak Verb
müzakere konusu
bir konuyu müzakere edilmek üzere getirmek Verb
müzakere özeti
müzakereye katılmak Verb
vergi müzakeresi
vergi tartışması
müzakeresi
televizyonda verilen müzakereler
televizyon tartışması
müzakerenin sonu
müzakere edilmekte
ateşli müzakere
müzakereyi kapatmak Verb
müzakereleri kapamak Verb
bir kanun önergesini müzakere etmek Verb
bir kanun tasarısını görüşmek Verb
bir konuyu müzakere etmek Verb
iktidar partisiyle münakaşa etmek Verb, Politics-Intl. Relations
bir hesabı reddetmek Verb
birşeyi yapıp yapmayacağını düşünmek Verb
birşeyi yapmayı düşünmek Verb
içişleri müzakereleri Noun
bütçe müzakereleri Noun
gümrük tarifesini müzakere etmek Verb
ne yapacağını düşünmek Verb
ne yapılması gerektiğini tartışmak Verb
ne yapılacağı konusunda tartışmak Verb
ne yapmak gerektiğini düşünmek Verb
ne yapılacağını görüşmek Verb
enine boyuna düşünmek Verb
tartmak Verb
iyice düşünmek Verb
davayı müzakereye kapatmak Verb
bir tartışmayı bir soruyla kesmek Verb
müzakereyi bir soru ile kesmek Verb
müzakereyi bir soru ile kesmek Verb