debit

English-Turkish Translation

  1. Verb borç kaydetmek
  2. borç, zimmet.
  3. zimmet/borç kaydı.
  4. mahzur, kusur, birşeyin kusurlu/zayıf tarafı.
  5. borç/zimmet kaydetmek, zimmet olarak hesaba geçirmek.
    The store debited the purchase to her account.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

leave a balance to one's debit
birinin hesabında zimmet (borç) bakiyesi bırakmak Verb
pass to one's debit
zimmetine yazmak Verb
amount brought to debit
gelir hesabı zimmetine yazılan meblağ Noun, Accounting
annual debit
yıllık açık
balance standing to your debit
borç bakiyeniz
bank debit
banka zimmet kaydı
barred debit
zaman aşımına uğrayan borç
be at sb's debit
birinin zimmetinde olmak Verb
carry a sum to sb's debit
bir meblağı birinin zimmetine geçirmek Verb
charge a sum to the debit
bir meblağı zimmete geçirmek Verb
charge a sum to the debit
meblağı zimmete geçirmek Verb
charge a sum to the debit
bir meblağı borca kaydetmek Verb
deferred debit
önceden ödenmiş giderler
direct debit
otomatik ödeme talimatı Noun, Banking
direct debit
otomatik ödeme Noun, Banking
home debit
(US) kendine mahsus çek
pass to sb's debit
birinin zimmetine geçirmek Verb
place a sum to sb's debit
bir meblağı birinin zimmetine geçirmek Verb
place a sum to sb's debit
bir meblağı birinin zimmetine yazmak Verb
place to sb's debit
birinin borcuna yazmak Verb
transfer to debit
borca geçirme
transfer to debit
borca nakletme
your debit
zimmetiniz
debit account
zimmet hesabı
debit account
borç hesabı
debit account
borçlu hesap Noun, Accounting
debit advice
borç lu dekontu
debit advice
dekont
debit advice
borç belgesi
debit an item
bir kalemi borca yazmak Verb
debit an item
kalemi borca yazmak Verb
debit and credit
borç ve alacak
debit balance
borç bakiyesi Noun
debit balance
zimmet veya matlup bakiyesi
debit balance
borçlu bakiye
debit card
ATM kartı Noun, Banking
debit card
banka kartı Noun, Banking
debit column
zimmet sütunu
debit entry
borç kaydı (bir hesabın borç tarafına düşülen kayıt
debit entry
borç kaydı
debit interest
borç faizi
debit interest rate
borç faiz haddi
debit item
borç kalemi
debit memorandum
bir borcun miktarını ve nedenini gösteren
debit memorandum
fatura dışındaki herhangi bir belge
debit memorandum
bir borcun miktarını ve nedenini gösteren , fatura dışındaki herhangi bir belge Noun, Accounting
debit note
borç dekontu
debit note
zimmet veya borç kaydını gösteren kâğıt Noun
debit note
hesabın borçlandırıldığını belirten belge
debit note
mahsup
debit note
borç makbuzu
debit on account
bir hesabın borcuna kaydetmek Verb
debit on account
hesabın borcuna kaydetmek Verb
debit side
zimmet tarafı
debit side
borçlu taraf
debit side
muhasebe defterinde borçların kaydedildiği sayfa
debit side
borç hanesi
debit side of a balance sheet
pasif
debit slip
dekont
debit ticket
zimmet formu
account having a debit balance
borç bakiyesi gösteren hesap
accounts having a debit balance
borç bakiyesi gösteren hesap
amount brought to the debit of revenue account
gelir hesabı zimmetine yazılan meblağ
appear on the debit side of the balance sheet
bilançonun pasif tarafında görünmek Verb
bank debit slip
banka zimmet dekontu
be on the debit side
zimmetinde olmak Verb
be on the debit side
borçlu tarafta olmak Verb
direct debit authorization
otomatik ödeme talimatı Noun, Banking
direct debit instruction
otomatik ödeme talimatı Noun, Banking
direct debit mandate
otomatik ödeme talimatı Noun, Banking
direct debit system (DDS)
doğrudan borçlandırma sistemi (DBS) Noun, Banking
enter in the debit side
matluba kaydetmek Verb
enter something to the debit side of an account
bir şeyi birinin hesabının zimmetine yazmak Verb
enter to the debit of sb
birinin borcuna kaydetmek Verb
foreign debit balance
yabancı pasif ödeme bilançosu Noun
pass an amount to the debit of an account
bir meblağı bir hesabın zimmetine geçirmek Verb
pass an amount to the debit of sb
bir meblağı birinin borcuna geçirmek Verb
pass an amount to the debit of sb
bir meblağı birinin borcuna (zimmetine) geçirmek Verb
prepaid debit card
ön ödemeli kart Noun, Banking
show a debit balance
zimmet bakiyesi göstermek Verb
wipe off a debit balance
zimmet bakiyesini silmek Verb
wipe off a debit balance
bir zimmet bakiyesini silmek Verb
wipe off a debit balance
borçlu bakiyesini silmek Verb
your debit balance
zimmet bakiyeniz
English-Turkish phrases from Zargan's own database