feigned

  1. Adjective sahte, düzme, yalan, yapmacık.
    feigned enthusiasm. a feigned headache.
  2. Adjective uydurma.
    a feigned name.
  3. Adjective taklit.
    a feigned voice.
  4. Adjective muhayyel, hayalî.
kışkırtıcı suç ortağı
gerçek bir anlaşmazlıkla ilgisi olmayan
tarafların hukuki bir konuda mahkeme kararını ve kanaatini almak için anlaşarak açtıkları dava
gerçek bir anlaşmazlığa dayanmayan tarafların hukuki bir konuda mahkeme kararını ve kanısını almak için anlaşarak açtıkları dava
sahte teklif
düzmece mukavele
uydurma hastalık
uydurma ihtilaf konusu
uydurma ad
gerçek olmayan ödeme
düzmece alım
düzmece dava
kendi yazısını tanınmasın diye bozarak yazmak Verb