garage

  1. garage.
    Their new house has a two-car garage.
  2. garaja koymak, garajda saklamak.
arabayı garaja geri geri sokmak Verb
otomobil garajı
bir otomobili garajdan iterek çıkarmak Verb
yeraltı garajı
yüzer garaj
garaj inşaatı fiyat teklifi vermek Verb
kendine ait özel garaj
garaj geliri
özel garaj
kat otoparkı
belediye garajı
açık garaj
kat otoparkı Noun, Transport
otopark
katlı otopark Noun, Transport
özel garaj
umumi garaj
tamir garajı
bir arabayı garaja sokmak Verb
bakım garajı
(araba) servis garajı
s bir garaj inşası için spesifikasyon
garajda sigara içmek yasaktır
sözleşmeli garaj
yeraltı garajı
arabayı garaja parketmek Verb
benzinci
garaj sorumlusu
garaj firması
garaj kapısı
garaj ücreti
garaj ücreti
garaj bekçisi
garajcı mali sorumluluk sigortası Noun
garaj mali sorumluluk sigortası Noun
garaj sahibi
garaj kirası
eski eşya satışı, eski ve kullanılmayan eşyanın garaj önüne yığılarak satılması.
uzaktan kumandalı garaj kapısı
garajlı (malikâne