gelecekte

Turkish-English Translation

  1. before
  2. hereinafter
  3. down the road
  4. in futuro
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

Çok da uzak olmayan bir geçmişte
In the not-so-distant past Adverb
Çok da uzak olmayan bir gelecekte
In the not-so-distant future Adverb
uzak bir gelecekte
in the distant future
yakın bir gelecekte
near by
yakın gelecekte
in the offing
yakın gelecekte
in the near future Adverb
yakın gelecekte
in the foreseeable future Adverb
gelecekte başarı vaat eden
auspicious Adjective
gelecekte bazı koşullara bağlı olarak gerçekleşebilecek kâr
contingent profit
gelecekte daha düşük fiyatla satın alabileceği beklentisiyle
short account
gelecekte edinilecek emlak
future estate
gelecekte edinilecek mülk
future acquired property
gelecekte elde edilecek emlak
future property
gelecekte elde edilecek fırsatlar
future prospects Noun
gelecekte ele geçecek fırsatlar
future prospects Noun
gelecekte iktisap edilecek mülk
future-acquired property
gelecekte ödenecek giderler
future costs Noun
gelecekte olabilecek gelişme
potentiality Noun
gelecekte olacak şey
forecast
gelecekte olan
prospective
gelecekte olan şey özellikle hava hakkında haber vermek
to forecast Verb
gelecekte teslim döviz kuru
forward exchange rate
gelecekte yapılacak masraflar
future expenses Noun
gelecekte yapılması olası masraf
contingent expenses
gelecekte yaşanacaklar hakkında fikir veren olay
foregleam, foreglimpse Noun
gelecekte yer alması olası şeyler
future prospects Noun
gelecekte yürürlüğe girecek sözleşmeye ilişkin anlaşma
executory agreement
bir temlikin ancak pek uzak bir gelecekte hüküm ifade etmesi
remoteness
malı gelecekte teslim etmek şartını içeren alım satımları denetleyen kurul
commodity futures trading commission
mevcut ve gelecekte iktisap olunacak mal mülk
present and future property
şimdiki ve gelecekte elde edilecek servet
present and future property
Turkish-English phrases from Zargan's own database