kanı

Turkish-English Translation

  1. Noun impression
  2. knowledge
  3. thought
  4. opinion
  5. Noun consideration
  6. conclusion
  7. belief
  8. Noun notion
  9. Noun conviction
  10. Noun sentiment
  11. Noun contention
  12. Noun estimation
  13. view
Turkish-English translations from Zargan's own database

Turkish-English Phrases

kan sulandırıcı
anticoagulant Noun, Pharmacology
kan sulandırıcı
blood thinner Noun, Pharmacology
aykırı kanı
paradox Noun, Language-Literature
cari kanı
current opinion
davanın tam incelenmesi sonucu varılan kesin kanı
abiding conviction
genel kanı
conventional wisdom
genel kanı
prevalent opinion
genel kanı
communal sense
genel kanı
accepted opinion
genel kanı
general opinion
gerekli genel kanı
prevailing opinion
kendi canı kanı
one's own flesh and blood
kendi canı kanı
one's flesh and blood
kesin kanı
considered opinion
kesin kanı
strong feelings
oluşan kanı
growing opinion
ortak kanı
common opinion
politik kanı
political opinion
şişe kanı
whole blood
tarafsız kanı
candid opinion
vicdani kanı
conscientious opinion Noun, Law
yanlış kanı
misconception Noun
kanı beynine sıçramış
heated
kanı donmak
to freeze Verb
kanı donmak
to curdle Verb
kanı donmak
to run cold Verb
kanı donmak
to congeal Verb
kanı durdurmak
to stanch staunch Verb
kanı harekete getirmek
to stir the blood Verb
kanı ıma göre
in my opinion
akan kanı kesme noktası
pressure point Noun
birine hemen kanı kaynamak
to take an instant liking to someone Verb
kani
convinced
kani
sure
kani olmak
to be convinced Verb
Turkish-English phrases from Zargan's own database

Turkish Dictionary (Kubbealti Turkish Dictionary)

  1. Hani, nerede?
  2. Kanaat
Summary published in cooperation with Kubbealti Foundation. Please visit www.kubbealtilugati.com for the full entry, including etymologies, detailed senses, usage examples and much more.

kani
Kanaat eden, elindekini yeterli bulup fazlasını ... kendisine verilene râzı olan