lagging

English-Turkish Translation

  1. yavaş, aheste, geri kalan, ağır ilerleyen.
    lagging steps.
  2. gerileme, geri kalma.
  3. (buhar kazanını/makineyi vb.) yalıtma, keçe/asbest vb. ile kaplama.
  4. tecrit gömleği: kazan vb. etrafına sarılmış yalıtkan madde, izolasyon.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

leading and lagging
uluslararası ticaret yapan kimselerin döviz kurundaki beklenen değişikliklere gösterdikleri tepki sonucu giriştikleri etkinlikler
lagging exports
gerileyen (hızı azalan ihracat
English-Turkish phrases from Zargan's own database