Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
latitude
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Noun, Geography
enlem
Noun, Geography
enlem, arz derecesi.
Noun
serbestlik, sınırsızlık, olanak, imkân, seçenek.
The progressive school allowed great latitude in selecting courses.
Noun, Astronomy
(bkz:
celestial latitude
).
Noun, Photography
bağıl parlaklıkların aslına uygunluğu.
Noun
genişlik, vüs'at, en.
Noun
bolluk, şümul.
Noun
müsamaha, tolerans.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
allow someone great latitude
birine büyük müsamaha göstermek
Verb
circle latitude
arz dairesi
circle of latitude
arz dairesi
degree of latitude
paralel derecesi
galactic latitude
gökada enlemi: bir gök cisminin gökada düzleminden açısal uzaklığı.
geodetic latitude
arazi mesaha arzı
middle latitude
ortalama enlem
translate with some latitude
biraz serbestçe çeviri yapmak (harfi harfine çevirmemek
Verb
latitude in selection
seçmede serbestlik
latitude of thought
düşünme serbestliği
latitude of thought
düşünce özgürlüğü
latitude of thought
fikir hürriyeti
allow latitude in political belief
siyasi düşüncede serbestlik tanımak
Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.