Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
lived
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Adjective
(belirtilen türde) canlı, ömürlü.
long-lived
: uzun ömürlü.
a many-lived cat
: dokuz canlı kedi.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
be lived
yaşanılmak yaşanmak
Verb
short lived
kısa ömürlü
short lived
kısa süren
lived in
içinde yaşanmış
lived in
(oda , vb) oturulmuş
lived in
(yüz , sima) tecrübenin izleri olan
long- lived assets
uzun ömürlü varlıklar
Noun
long- lived consumer goods
uzun ömürlü tüketim malları
Noun
short- lived assets
kısa ömürlü varlıklar
Noun
short- lived success
uzun sürmeyen başarı
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.