Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
moot
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
Verb
ortadan kaldırmak
Adjective
önemsiz
Adjective
tartışmaya açık
Adjective
ehemmiyetsiz
Adjective
pratik bir önemi olmayan
Adjective
pratikte bir önemi olmayan
şüpheli, tartışmalı, münazaalı, münakaşalı, ihtilâflı, münakaşa götürür.
a moot point/ question
:
ihtilâflı nokta/mesele.
moot case
: ihtilâflı dava, tartışma konusu olan dava.
uygulamasız, pratik önemi olmayan, sırf akademik.
kuramsal, varsayımsal, farazî, nazarî.
tartışmak, münakaşa/müzakere etmek.
The new tax law is being mooted at the parliament.
tartışmaya sunmak, müzakereye arzetmek.
(bir sorunun) pratik önemini azaltmak/kaldırmak.
yönetim kurulu, kurul, meclis.
(bazı İngiliz kasabalarında) belediye.
(hukukî bir konu üzerinde) tartışma, münakaşa, munazaa.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
become moot
konusu kalmamak
Verb, Law
become moot
konusuz kalmak
Verb, Law
moot case
varsayımsal vaka
moot case
farazi hukuki mesele
moot court
kuramsal mahkeme: hukuk öğrencilerinin tüzel konuları tartışması için farazî davaları görüşen mahkeme.
moot point
su götürür mesele
moot question
kuramsal hukuk problemi
moot question
adli mesele
a moot point
su götürür bir mesele
a moot point
tartışmalı konu
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.