= House of Representatives.
(
owner's risk) zarar/ziyan sahibine ait.
Commerce
İngilizce alfabenin 18'inci harfi.
Noun
bu harfin temsil ettiği ses.
Noun
sırada 18'inci (I atlanırsa 17.inci);
Noun
rear ascension.
Astronomy
Kraliçe ve İmparatoriçe (=Regina et Imperatrix).
Kral ve İmparator (Rex et Imperator).
Kültür, sanat, eğlence, dinlence ve spor (NACE kodu: R)
Noun, Trades-Professions
asal yapım-yıkım oranı: istirahat halindeki bir organizmanın aldığı oksijen ve yaydığı ısı miktarı.
vatanının medar-ı iftiharı (övünç kaynağı) olmak
Verb
birinin gözünde olmak
Verb
birinin gözünden düşmüş olmak
Verb
bir şeyi yapmayı onur saymak
Verb
senedi ödemeden iade etmek
Verb
insan işgücü yerine makine koymak
Verb
= Fellow of the Royal Geographical Society.
= Fellow of the Royal Society (scientific).
= Fellow of the Royal Society of Arts.
(US) beş dolarlık banknot
(Br) beş İngiliz liralık banknot
bir suçluyu barındırmak
Verb
reklamlara çıkan güzel kız
(US) birinci sınıf senet tasnifi
= His/Her Royal Highness.
kaçak mahpus barındırmak
Verb
limana girmek ve çıkmak için kullanılan geçit
limanda sarı yelkenlerin güzel görünmeleri için kullanılan örtü
liman yetkililerini taşıyan ve genel hizmette kullanılan küçük deniz aracı
nehirden limana giriş yeri
öç düşünceleri beslemek
Verb
gemi limanda iken tutulan vardiya
bir şeyde işçilik payı az olmak
Verb
birinin gelişi şerefine ziyafet vermek
Verb
vadesinde bir senedi ödemek
Verb
bir töreni varlığıyla onurlandırmak
Verb
(US) Br bir çeki ödemek
Verb
bir davete icabet etmek
Verb
birine güvenerek saygı göstermek
Verb
Investment Retirement Account.
İrlanda Cumhuriyet Ordusu: İrlandanın İngiltereden bağımsızlığını sağlamak için kurulmuş ve 1936'da İrlanda
hükümetince yasa dışı ilân edilmiş yeraltı örgütü.
: orta menzilli güdümlü mermi.
işçi piyasası takası
Noun
işçi piyasası politikası tedbirleri
Noun
işçileri başka işlerde çalışmaları için ayartmak
Verb
bir şeyi yapmayı şeref meselesi saymak
Verb
görevde kusur işlemek
Verb
çalışmaya niyeti olmamak
Verb
birine barınak teklif etmek
Verb
= (reçetelerde) gerektiğinde, ihtiyaç halinde, lüzum hasıl oldukça.
ayrıcalıklı yatılı öğrenci
yiyecek ve bar servisi bulunan tren vagonu
oturma odası mobilyası
Noun
politik radikalizmini kokteyl partisi tartışmalarıyla sınırlayan solculara saldırı deyimi
önemsiz toplumsal başarılar
Noun
biri anısına heykel dikmek
Verb
harfini bastırarak/titreterek söylemek, sözleri ağızda yuvarlamak.
to roll one's r's. He rolls his r's.
resistance: direnç.
Electronics
roentgen: röntgen.
Physics
(sinema) 17 yaşından küçük olanların ebeveynleriyle seyredebileceği film.
uluslararası posta cevap kuponu
uluslararası kara taşıt trafik işaretleri
Noun
uluslararası kara trafiği
Uluslararası Sağlık Kuralları
Noun
uluslararası menkul değerler
Noun
Uluslararası Gemicilik Federasyonu
Uluslararası Standart Meslek Sınıflandırması
(US) uluslararası standartlar
Noun
(US) uluslararası işlem gören menkul değerler
Noun
ar-ge
Noun, Competition Law
araştırma-geliştirme
Noun, Competition Law
= Royal Australian Air Force.
= right halfback (futbol).
revolutions per minute: dakikada devir.
revolutions per second: saniyede devir.
. = (
Repondez
S'il
Vous
Plait): Lütfen cevap veriniz.
bir komşunun aydınlığını kesmek
Verb
K.K.T.C.
Noun, Place Names
eğitimin 3 temel unsuru: Reading, Writing and Arithmetic (Okuma, Yazma ve Hesap).
yüksekte uçan uçağın arkasında bıraktığı buhar şeridi
White Russian Soviet Socialist Republic: Beyaz Rusya Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti.
birini komşunun kapısına kadar geçirmek
Verb