radiation

  1. Noun, Environment-Ecology radyasyon
  2. Noun, Physics ışıma, ışınım.
    radiation chemistry: ışınım kimyası.
    radiation potential/pressure/resistance/
    temperature: ışınım erkili/basıncı/direnci/sıcaklığı.
  3. Noun ışın yayma.
  4. Noun ışın, radyasyon, şua.
  5. Noun parçaları daire yarıçapları şeklinde düzenleme.
adaptif yayılım Noun, Biology
uyarlı ışınım (Kaynak: Evrim Çalışkanları) Noun, Biology
Çerenkof ışınımı: Katı/sıvı bir ortamdan, ışığın bu ortamdaki hızından daha büyük bir hızla geçen yüklü
bir zerrenin (elektron vb.) ürettiği ışınım.
Noun
akım-mıknatıssal ışınım.
elektromanyetik radyasyon Noun, Chemistry
evrimsel yayılım Noun, Biology
kızılötesi radyasyon Noun, Physics
kızılötesi ışınım Noun, Physics
güneş ışınımı.
morötesi radyasyon Noun, Physics
morötesi ışınım Noun, Physics
görünür ışınım.
ışınım kuşağı: 400-64370 km yükseklikte arzı kuşatan yüksek erkeli proton ve elektronlardan oluşan simit şeklindeki kuşak.
radyasyon dozu
radyasyon tehlikesi
radyasyon yarası
radyasyon düzeyi
radyasyon seviyesi
radyasyon zehirlenmesi Noun, Medicine
radyasyondan korunma
ışınım hastalığı: X ışınlarına veya ışınetkin ışınlara maruz kalanlarda bulantı, kusma, başağrısı, kramp,
ishal ve kanama şeklinde beliren hastalık.
radyoterapi Noun, Medicine
ışın tedavisi Noun, Medicine
ışın terapisi Noun, Medicine
şua tedavisi Noun, Medicine
Plank'ın ışınım yasası: Nicemsel işleybilimin temel yasası olup ışık vb. gibi elektromagnetik ışınım
erkesinin kesikli nicemlerden oluştuğunu ve her nicemin frekansla Plank sabitinin çarpımına eşit olduğunu bildirir.
Planck's radiation formula, Planck's law ile ayni anlama gelir.
Noun
ışınım kuşağı: 400-64370 km yükseklikte arzı kuşatan yüksek erkeli proton ve elektronlardan oluşan simit şeklindeki kuşak.