ailesinin hatırı için bir şey yapmak
Verb
bir şeyi âdet yerini bulsun diye yapmak
Verb
sırf açıklamak maksadıyla
vicdanen rahatlamak için.
He gave her back the money he'd stolen, for conscience's sake.
Allah aşkına, Allahını seversen.
Allah aşkına! Allah rızası için! ne olur!
Allah aşkına!
For pity's sake, leave me alone!
kendi iyiliğin için
Adverb
bir yere sırf boy göstermek için gitmek
Verb
fisebilillah
Adverb, Religion-Faith
fedakârlığa katlanmak
Verb