gözlemlerini belli noktalar üzerinde toplamak
Verb
düşüncelerini belli noktalara toplamak
Verb
düşüncelerini belli noktalara inhisar ettirmek
Verb
(kanun koyucu tarafından) belli bir amaca ayırtılan para
özel yasaklama kararı
Noun, Public Administration
belirli bir amaç için kullanılan bir sabit sermaye çeşidi
belirli mallara konulan satış vergisi
belli arazilere ait olup devredilen kişiye söz konusu arazi üzerinde ayni hak tanıyan sözleşme
bir sözleşmeyi bozan tarafın üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmesini emreden mahkeme kararı
belli bir amaca yönelik yardım
spesifik tarifeli vergi (her bir adet veya ağırlık birimi üzerinden sabit bir miktarda alınan vergi
spesifik tarifeli vergi (her adet mal ya da ağırlık birimi üzerinden sabit olarak alınan vergi ; damga
vergisi ; (Br) gayri menkuller için veraset ve
belli bir amaca yönelik yardım
program yardımı (İngiltere'de yerel yönetimin belirli hizmet ya da faaliyet giderlerini karşılamak için
merkezi hükümetçe verilen yıllık mali yardım
özgül ağırlık: bir özdeğin verilen bir oylumdaki kütlesinin aynı oylumlu 4°C daki suyun kütlesine oranı.
relative density ile ayni anlama gelir.
Noun
özgül ağırlık
Noun, Physics
özgül ısı: bir özdeğin birim kütlesinin sıcaklığını 1°C yükseltmek için gerekli ısı miktarı.
Noun
özgül nem
Noun, Chemistry
has maliyetle değerleme yöntemi
özgül itki: roketin saniyede yaktığı birim kütleli yakıt başına sağlanan itme kuvveti.
Noun
özgül itici kuvvet
Noun, Aviation
özel kasıt
Noun, Criminal Law
bir malvarlığının belirtilmiş bir bölümünden ödenmesi gerekli vasiyet
muayyen bir menkulün sarih olarak belirtilmek suretiyle vasiyet olunması
belli bir nesne üzerindeki rehin hakkı
bir sözleşmenin eksiksiz olarak ifası
Noun
sözleşme taraflarından birine
sözleşme yükümlülüklerini yerine getirmesi için mahkeme tarafından verilen emir
aynen ifa (yükümlü olan tarafın sözleşme şart ya da şartlarını aynen yerine getirmesi
üzerinde mutabık kalınan süre
krediler özel karşılıkları
Noun
belirli bir mala özgü gümrük vergisi
(ad volorem verginin tersi
spesifik vergi (ad-valorem vergide olduğu gibi , değer üzerinden belirli oranda alınmayan , ancak fiziksel
miktar başına belirli miktarda alınan ver
maktu vergi
Noun, Accounting
özgül oylum: kütle biriminin oylumu.
Noun
akdin aynen ifası davası
Noun
her bir zararın belli bir miktarını üstlenmek
Verb
bir akdi yerine getirmekle yükümlü kimse aleyhine yükümlülüğünü yerine getirmesi konusunda mahkemeye yapılan başvuru
belli nedenler göstermek
Verb
özel hasar sigortası
Noun
bir şeyin yerine getirilmesi için dava açmak
Verb