Available on App Store
Get it on Google Play
TR
X
ç
ğ
ı
ö
ş
ü
sway
Cozy
English-Turkish
Terms/Phrases
English-Turkish Translation
(ileri-geri, sağa-sola) salla(n)mak.
(bir tarafa doğru) eğ(il)mek, meylet(tir)mek.
taraftar olmak, meyletmek, mütemayil olmak, tarafını tutmak.
sürekli fikir değiştirmek, bir kararda durmamak.
gücünü/yetkisini kullanmak, yönetmek, idare etmek, hükmetmek, hâkim olmak, tahakküm etmek.
Maritime Traffic
sway up
: hisa etmek, kaldırmak, yükseltmek.
birisinin duygularını/fikirlerini) etkilemek, çelmek, etki altında bırakmak.
(gayeden/hedeften vb.) caydırmak/saptırmak/çevirmek /döndürmek.
(pala/âsa vb.) sallamak, savurmak.
salla(n)ma, yalpalama, dalgalanma.
hüküm, hakimiyet, tahakküm, idare, yönetim.
hold sway over
: -e hâkim olmak.
bring a people
under one's sway: bir milleti hâkimiyeti altına almak.
etki, tesir, nüfuz.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition
Indirim kodları, kupon ve kampanyalar için Jarrt
English Turkish Phrases
be a man with sway
nüfuz sahibi olmak
Verb
be under a sway
bir hâkimiyet altında olmak
Verb
sway from side to side
yalpalamak
Verb
sway sb
birini etkilemek ve nüfuzu altında tutmak
Verb
sway the elections
seçimleri etkilemek
Verb
sway the elections
seçimi etkilemek
Verb
sway the voters
seçmenleri etkilemek
Verb
sway the world
dünyaya hâkim olmak
Verb
sway to sb's side
birinden yana çıkmak
Verb
cause something to sway or shake
sallandırmak
Verb
have great sway in the house
Parlamentoda büyük nüfuzu olmak
Verb
hold sway over a country
bir memlekete hükmetmek
Verb
hold sway over the world
dünyaya hâkim olmak
Verb
under the sway of a director
bir müdürün otoritesi altında
English-Turkish phrases from Zargan's own database
Please enable JavaScript to view the
comments powered by Disqus.