teaching

  1. Noun, Education-Training tedrisat
  2. Noun öğretme, öğretim.
  3. Noun ders, öğretilen şey, telkin, talim.
  4. Noun
    teachings: öğreti, doktrin.
ders vererek geçimini sağlamak Verb
ders vererek geçiminısağlamak Verb
başarısını iyi eğitime atfetmek Verb
olgunlaşma öğretimi
meslek öğretimi
Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü Noun, Education-Training
öğretmenlikle hayatını kazanmak Verb
öğretim deneyimi olmak Verb
öğretme konusunda pek yeteneği olmamak Verb
öğretme yöntemi
öğretim metodu
online eğitim Noun, Education-Training
çevrimiçi eğitim Noun, Education-Training
öğretmenlik
takım öğretimi: birbiriyle ilgili öğretim dallarında uzman öğretmenlerin belirli dersleri birlikte okutmaları.
öğretimde görme yoluyla bilgi vermek için kullanılan sinema gibi araçlar Noun
öğretim gereci.
oyuncu koçu Noun, Employment
ders saatleri Noun
öğretim disiplini
öğretim yardımcısı.
öğretim yardımcılığı: öğretime yardım suretiyle parasız olarak lisans üstü öğrenimi yapma olanağı.
üniversite hastanesi
eğitim hastanesi Noun, Medicine
öğretmenlik
öğretici makine.
öğretim metodu
öğretim yönetimi
öğretim kadrosu Noun
öğretim teknikleri Noun
ek ders ücreti Noun, Education-Training
ek ders Noun, Education-Training
özel kurs Noun, Education-Training
öğretme yöntemlerinde reform
ders saatleri yüklü
öğretmen olmak üzere okumak Verb
öğretmen olmak üzere okumak Verb
öğretmen kadrosu Noun
haftada yirmi ders saati
İlk Öğrenim Alfabesi: İngilizce öğrenmeye başlayanlar içi 44 harfli fonetik alfabe. Kıs.:
I.T.A.
Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği Bölümü Noun, Education-Training