the law

  1. (bkz: Law of Moses ).
yasaya göre haklı olmak.
kanunu bilmediği savunusunda bulunmak Verb
hakkını kendi eliyle almak, bizzat ihkakı hak etmek, öç almak.
kanunu kendi eline almak Verb
adaleti kendi eline almak Verb
kanuna itaat etme
kanuna boyun eğmek Verb
kanuna uymak Verb
kanuna göre
kanun gereğince
kanunları uygulamak Verb
yasadışı
kanunsuz
kanuna uyar
kanuna saygı gösterir
kanuna başvurmak Verb
kanunu uygulamak Verb
kanuni anlamı
kanunun üzerinde olmak Verb
kanuna aykırı davranmak Verb
kanun karşısında eşit olmak Verb
kanuna karşı gelmek Verb
kanuni cevaz
kanuna aykırılık Noun, Law
kanuna karşı gelmek Verb
kanun ihlali
kanunu uygulamak Verb
kanunun boşluklarından yararlanma
kanunun korumasını talep etmek Verb
kanun hüküm kmülerine girmek Verb
kanun kapsamına girmek Verb
kanuna uymak Verb
kanuna göre hareket etmek Verb
kanuna itaat etmek Verb
kanuna uygunluk Noun, Law
kanun kitabına başvurmak Verb
gayri meşru
kanuna mugayir
kanuna aykırı
kanuna karşı gelmek Verb
adli muhafaza (bir şeyin mahkeme emriyle adli muhafaza altında bulundurulması
biraz hukuk okumak Verb
kanuna saygı
kanunu tanımamak Verb
kanuni nedenlerden kabul edilmeme
kanundan sapma
kanuna karşı gelmek Verb
kanuna saygısızlık
kanunun boşluklarından yararlanmak Verb
kanundan kaçmak Verb
kanuna itaat ettirmek Verb
kanunu uygulamak Verb
kanun tatbiki
kanun karşısında eşit
kanun hükümlerinden herkesin eşit olarak yararlanması
kanunun hükümlerinden herkesin eşit olarak yararlanması
kanun önünde eşitlik
kanun karşısında eşitlik
kaçamak yoluyla bir kanundan kurtulmak Verb
kanunun uygulanması
kanunun açık hükmü Noun, Law
kanunu çiğneyip ceza almak Verb
yasalara karşı gelip cezalandırılmak Verb
hukuka aşina olma
kanunun ruhunu alaya almak Verb
kanuna uymak Verb
kanuna karşı hile Verb
kanunda boşluk
kanunun ruhu Noun, Law
kanundan kaçmak Verb
hile-i şeriyesini bulmak Verb
kanunu yürürlüğe koymak Verb
kanuna harfiyen uymak Verb
avukat olmak Verb
kanuna başvurmak Verb
kanuna riayet etmek Verb
kanunu bilmeme
ferman dinlememek Verb
kanun dairesinde Adverb, Law
kanun gözünde
kanuna uygun
kanun ihlali
kanuna karşı gelme
kanuna karşı gelme
kanunun yorumu
kanunu gözetmek Verb
yasaya uymak, yasadan ayrılmamak.
kanundan ayrılmamak Verb
kanuniliksınırı içinde kalmak Verb
kanun bilgisi
kanunu uygulayan icra memurları Noun
(a) yetki ile görüşünü açıklamak, salâ-hiyetle noktai nazarını beyan etmek, (b) hükmetmek, emretmek,
ahkâm kurmak, dediğim dedik demek. (c)
k.d. dava açmak, mahkemeye başvurmak.
Without wishing to lay down the law: Haddim olmayarak.
hukuk âlimi olmuş
hukuk okumuş
tıbbiyeyi bırakıp hukuk fakültesine geçmek Verb
avukatlık yapmak üzere ordudan ayrılmak Verb
kanunun lafzı Noun, Law
kanunun kolu
kanuna harfiyen uyma
kanunun boşlukları Noun
yasa boşluğu Noun, Law
kanunun kaçamak noktaları Noun
kanuna sahip çıkmak Verb
(US) kanuni gerekçesi olmadığı için reddedilen dava dilekçesi
mahkeme mübaşiri
kanuna boyun eğmek Verb
kanuna riayet etmek Verb
kanunu ihlal suçu
kanunu ihlal suçu Noun
kanun dışı
kanundaki tuzaklar Noun
kanun vazıının niyeti
(US) kanunun hedefi
kanunun gücü
kanunun korunması
kanun hükmü Noun, Law
kanun hükümleri Noun
kanunun öngördüğü koşullar Noun
kanuna saygı
kanuna saygı göstermek Verb
kanun gözetmek Verb
kanun kaynağı
kanunun meali
kanunu yanlış yorumlama
kanuna boyun eğmek Verb
kanuna teslim olmak Verb
kanuna boyun eğme
kanunu kaldırmak Verb
metin lafzı
kanun metni
kanun metin tnii
yasanın lafzı Noun, Law
zabıta memurları Noun
yasanın ruhu Noun, Law
kanuna aykırı davranmak Verb
kanunu ihlal etmek Verb
kanun altında
kanunen
kanun tahtında
(İskoçya) mahkeme huzurunda bulunmak Verb
kanunun tevhidi
kanundan sapmak Verb
kanuna muhalefet Noun, Law
yürürlükteki yasa
kanunen
'ye müsaade vardır
Adliye Sarayı
adliye sarayı
kanunen yasak
yasa açık
icra iflas kanunu
azalan verimler yasası
tabii hukuk
orman kanunu
orman yasası
uygulanacak kanun
kanunun ağır işlemesi
hukuka ve ahlaka aykırı Adjective, Law
kanunun öngördüğüne göre
birine karşı yasal işleme girişmek Verb
birine dava ikame etmek Verb
birisinden davacı olmak.
birine emretmek Verb
kanunu yürürlüğe koymak Verb
kanunu uygulamak Verb
bir kanunu yürürlüğe koymak Verb
kanunu yürürlüğe koymak Verb
kanunu hiçe saymak Verb
kanunu hiçe saymak Verb
kanuna kulak asmamak Verb
ihmalin sonuçlarından kanun karşısında sorumlu olmak Verb
ihmalinin sonuçlarından kanun karşısında sorumlu olmak Verb
kanun yararına Adverb, Law
kanun adına
belli bir olay için çıkarılan kanun
6563 sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun Noun, Law
bayrak kanunu
bayrak kanunu (bir geminin bayrağını taşıdığı memleketin kanunları Noun
kargaşa düzeni: medeniyet, ahlâk ve başkasının hakkına saygı tanımayan ve kuvvetlinin zayıfı ezmesine dayanan başıboş düzen. Noun
bir ülkenin hukuk normları Noun
memleketin hukuk normları Noun
karayolları trafik kanunu
uluslararası deniz hukuku Noun, Law
piyasa kanunu
Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu Noun, Law
icra iflas kanunundan yararlanmak Verb
avukatlık
çezaya çarptırılabilir
hukuk dairesinde Adverb, Law