valuation

English-Turkish Translation

  1. Noun değerlendirme, kıymet takdir etme, paha biçme, değerini tahmin/takdir etme;
  2. Noun takdir olunan değer/kıymet, tahmin, keşif.
    make a valuation of goods: eşyaya kıymet takdir ettirmek.

    take someone at his own valuation : birisi hakkında kendi anlattıklarına göre hüküm vermek.
English-Turkish translations from the Atalay Dictionary, First Edition

English Turkish Phrases

false valuation of one's environment
çevresini yanlış değerlendirme
accounting valuation
muhasebe değerlemesi
accounting valuation
harici envanter
accounting valuation
muhasebe değeri
accounting valuation
muhasebe değerlendirmesi
actuarial valuation
sigorta istatistikçilerinin hazırladığı bazı sigorta konularında riziko ve olasılıkları değerlendirme
added valuation
(milli hâsıla) artan değer
asset valuation
aktif değerlendirmesi
assets valuation
aktiflere kıymet biçilmesi
assets valuation
aktif değerlemesi
basis of valuation
değerlendirme bazı
basis of valuation
değerlendirme temeli
bond valuation
bir tahvilin piyasa değerinin hesaplanması
bond valuation
tahvil değerinin hesaplanması
bond valuation
tahvil değerlendirme
bond valuation
tahvil değerlendirmesi
breakup valuation
bir tasfiye sırasındaki değerlendirme
breakup valuation
bir likidasyon sırasındaki değerlendirme
capital valuation
sermaye değerlendirmesi
conservative valuation
tutucu değerlendirmesi
conservative valuation
tutucu değerlendirme
counter valuation
karşı değerlendirme
customs valuation
gümrük değerini biçme
declared valuation
beyan edilen değerlendirme
declared valuation
deklare edilen değer
disagree about a valuation
bir kıymet takdiri konusunda anlaşamamak Verb
disagree about a valuation
kıymet takdiri konusunda anlaşamamak Verb
dispose at a valuation
'lık bir maktu fiyat üzerinden satın almak Verb
domestic valuation
memleket içi değer
draw up a valuation
fiyat tespit etmek Verb
estate duty valuation
(Br) veraset vergisi takdiri
excess valuation
aşırı değerlendirme
expert valuation
ekspertiz
fair valuation
bir malın ihraç edildiği memleket tarafından vergilendirmek amacıyla değerinin saptanması
fair valuation
piyasa değeri üzerinden değerlendirme
fixed-asset valuation
sabit varlık değerlendirmesi
foreign valuation
(gümrük) dış ülkelerdeki değeri
gift valuation
bir hibenin vergi açısından değerinin biçilmesi
going-concern valuation
işletmenin değeri
individual valuation
tek tek değerleme
insurance valuation
(hayat sigortası) geri satın alma değerini saptama
inventory valuation
stok değerlendirmesi
inventory valuation
envanter değerlendirmesi
inventory valuation
envanter değerlendirme
inventory valuation
stok değerleme
investment at valuation
bedeli tahmin edilen kıymetli evrak mevcudu
judicial valuation
kanuni kıymet takdiri
judicial valuation
kanuni kıyment takdiri
land valuation
araziye değer biçme
market valuation
pazar değerlendirme
market valuation
piyasa değerlendirme
market valuation
pazar değerlendirmesi
measure of valuation
değerlendirme ölçütü
method of valuation
değerlendirme şekli
methods of stock valuation
stok değerleme yöntemleri Noun
new valuation
yeni kıymet takdiri
official valuation
gümrük değerlendirmesi
official valuation
gümrük dairesinin değer biçmesi
physical valuation
yenileme giderlerinin değerlendirilmesi
probate valuation
veraset değerlemesi
probate valuation
tereke kıymet takdiri
professional valuation
resmi kıymet takdiri
property valuation
emlak kıymet takdiri
quinquennial valuation
emlak vergisi matrahı değerlemesi
reduction in stock valuation
stok değerlendirmede indirim
retrospective valuation
geriye dönük kıymet takdiri
sale at a valuation
şartlı satış
sell at a figure above valuation
narhın üstünde satmak Verb
set a low valuation
düşük değer biçmek Verb
stock valuation
stok değerlemesi
stock valuation
stok değerlendirme
stock valuation
stok değerleme
take someone at his own valuation
birinin kendi biçtiği yüksek değeri kabul etmek Verb
unit valuation
birim değerlendirme
valuation account
değerlendirme hesabı
valuation adjustments on current assets other than inventories
envanter dışındaki cari varlıkların değer ayarı
valuation assessment
değer tahakkuku
valuation basis
değerlendirme bazı
valuation case
kıymet takdiri davası Noun
valuation clause
bu masraflar sigortalı değeri aşmadıkça talep edilmeyeceğini öngören hüküm
valuation clause
değerlendirme klozu
valuation clause
tekne poliçesinde bir kloz olup onarım masraflarına dayanan hükmi tam ziyanın
valuation clause
değer biçme
valuation commission
değerlendirme kurulu
valuation committee
değerlendirme kurulu
valuation contract
değerlendirme sözleşmesi
valuation criterion
değerlendirme kriteri
valuation date
değerlendirme tarihi
valuation deficit
değerlendirme açığı
valuation expense
değerlendirme masrafı
valuation expert
kıymet takdir uzmanı
valuation fee
değerlendirme ücreti
valuation function
değerlendirme işlevi
valuation in exchange
takas değeri
valuation level
değerlendirme düzeyi
valuation matters
değerlendirme sorunları Noun
valuation method
değerlendirme yöntemi
valuation of a claim
bir talebin değerlendirilmesi
valuation of a house
bir evin kıymet takdiri
valuation of assets
aktiflerin değerlendirilmesi
valuation of buildings
binaların kıymet takdiri
valuation of charges
masrafların değerlendirilmesi
valuation of goods
malların değerlendirilmesi
valuation of inventory
envanter değerlendirme
valuation of inventory
envanter değerlendirmesi
valuation of probate
tereke değerlendirme
valuation of probate
tereke değerlendirmesi
valuation of profit
kârın hesaplanması
valuation of property
emlakin kıymet takdiri
valuation of real-estate
gayrimenkul kıymet takdiri
valuation of real-estate
gayri menkul kıymet takdiri
valuation of shares
hisse senetlerinin değerlendirilmesi Noun
valuation officer
muhammin
valuation point of view
değerlendirme görüş açısı
valuation point of view
değerlendirme görüş açışı
valuation privilege
değerlendirme serbestliği
valuation process
değerlendirme süreci
valuation report
kıymet takdir mazbatası Noun
valuation report
kıymet takdiri mazbatası Noun
valuation roll
(İskoçya) kadastro
valuation table
değerlendirme cetveli
agreed valuation clause
taşınan beher parça için taşıyıcının sorumluluğunu sınırlayan bir konşimento koşulu
at a valuation of
... değerinde Adjective
at a valuation of
'lık bir değer
at a valuation of
muhamminin takdir ettiği
at a valuation of
'lık bir kıymet
central valuation committee
merkez değerlendirme kurulu
gains from valuation adjustments
aktiflerin değerlendirilmesinden elde edilen kazançlar Noun
inventory and valuation policy
envanter ve değerlendirme poliçesi (ev eşyaları ve kişisel eşyaların evde sayımı ve değerlendirilmesi
yapılarak düzenlenen sigorta poliçesi
inventory valuation method
stok değerleme yöntemi
lend up to 100 percent of the valuation of a house
bir evin takdir edilen değerinin yüzde yüzüne kadar ödünç para vermek Verb
local valuation court
(Br) matrah tespit kurulu
make a valuation of goods
mallara değer biçmek Verb
make a valuation of the goods
malların değerlendirmesini yapmak Verb
new valuation for rating porposes
emlak vergisi için yeni kıymet takdiri
new valuation for rating purposes
emlak vergisi için yeni kıymet takdiri
set too high a valuation on a building
bir binaya yüksek değer biçmek Verb
set too high a valuation on goods
mallara aşırı yüksek değer biçmek Verb
set too low a valuation on goods
mallara değerinden düşük fiyat biçmek Verb
set too low a valuation on goods
mallara çok düşük fiyat koymak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database