win one

English Turkish Phrases

win one's assents
gönlünü etmek Verb
win one's audience over
dinleyicisini etkilemek Verb
win one's case
davasını kazanmak Verb
win one's daily bread
günlük ekmeğini kazanmak Verb
win one's living
hayatını kazanmak Verb
win one's spurs
(ilk olarak) ün salmak, tanınmak, şöhret yapmak.
win one's spurs
kişiliğini kabul ettirmek.
win one's suit
(US) davasını kazanmak Verb
win one's way by pluck
azimle ilerlemek Verb
win one's way up from poverty
yoksulluktan sivrilmek
win one's wings
ehliyet almak.
be safe to win one's seat
parlamentoda yerini alacağından kesinlikle emin olmak Verb
win someone over to one's side
birini kendi tarafına kazanmak Verb
win someone over to one's view
birine fikrini kabul ettirmek Verb
win someone to one's party
parti sine birini kazanmak Verb
win someone to one's party
partisine birini kazanmak Verb
English-Turkish phrases from Zargan's own database