geom. açı, zaviye.
acute angle: dar açı.
adjacent angles: komşu açılar.
alternate angles: iç/dış ters açılar.
obtuse angle: geniş açı.
plane angle: düzlem açı.
right angle: dik açı.
spherical angle: küresel açı.
İsim
köşe.
the angles of a building: bir binanın köşeleri.
İsim
görüş, noktai nazar.
He looked at the problem from his own angle: Probleme kendi açısından/noktai nazarından baktı.
İsim
(gazetecilike) bir yazıya hâkim olan fikir/temayül. slant (9).
İsim
yön, bir olayın haberde belirtilen tarafı.
The press played up the politic angle: Basın, olayın politik yönünü ele aldı.
İsim
yarar, fayda, menfaat, kazanç fırsatı.
İsim
açı teşkil etmek, açı yapmak.
Fiil
belirli bir açıya göre yöneltmek/ayarlamak/tespit etmek.
to angle a spotlight: ışığı belirli bir açıdan yöneltmek.
Fiil
(gazetecilikte) belirli bir okuyucu zümresine hitap eden yazı yazmak/yayınlamak.
She angled her column of chitchat toward teenagers: Sohbet köşesini gençlere hitap edecek tarzda yazdı.
Fiil
ânide başka yöne dönmek.
The road angles to the right: Yol ânide sağa döner.
Fiil
zikzak yaparak hareket etmek/gitmek.
The trout angled down the stream : Alabalık zikzak yaparak akıntıya aşağı gitti.
Fiil
olta ile balık avlamak.
Fiil
yaltaklanmak, bir şeyi elde etmek için kurnazca yollara başvurmak.
to angle for compliment.
Fiil
açılı kesme makinesi
İsim, Makine
açılı kesme hattı
İsim, Makine
açılı kesme makinesi
İsim, Makine
(bir şeyi) dolaylı yoldan istemek
Fiil
birşey için can atmak
Fiil
birşey peşinde olmak
Fiil
birşey için kıvranmak
Fiil
dolambaçlı yollardan birşey istemek
Fiil
lafı bir yere getirmeye çalışmak
Fiil
angle/anglebar/L bar/L beam ile ayni anlama gelir. köşebent demiri, L demiri, kesiti L şeklinde olan demir çubuk.
İsim
haberleri taraf tutarak yansıtmak
Fiil
haberleri düzenlemek
Fiil
uçuş açısı: uçağın kanat ekseni ile rüzgâr doğrultusu arasındaki dar açı.
İsim
çıkış/tırmanış açısı: yükselen uçağın yörüngesinin yatay düzlemle yaptığı açı.
İsim
polarizasyon açısı
İsim, Fizik
yuvarlanma açısı: uçağın kanat düzlemi ile yatay düzlem arasındaki açı.
kayma/sapma açısı: uçağın ekseni ile referans ekseni arasındaki dar açı.
televizyonda ve fotoğrafçılıkta alışılmamış bir açıdan yapılan çekim
açılı çekim
İsim, Reklamcılık
angle iron ile ayni anlama gelir. köşebent demiri, L demiri, kesiti L şeklinde olan demir çubuk.
kamber açısı
İsim, Ulaşım
kamera açısı
İsim, Sinema
merkez açı
İsim, Geometri
dikler açı: bir açıyı dik açıya (90° ye) tamamlayan açı. supplementary angle
İsim
tümler açı
İsim, Geometri
(optik) dönüşül açı: iç tam yansımanın tümüyle gerçekleştiği en küçük geliş açısı.
İsim
critical angle of attack ile ayni anlama gelir. dönüşül saldırış açısı.
İsim
critical angle ile ayni anlama gelir. dönüşül saldırış açısı.
uzaklaşma açısı
İsim, Ulaşım
yüz açısı: insan-bilimde kafatası ekseni ile yüze teğet düzlem arasındaki açı.
iltifat beklemek, yaltaklanmak, pohpohlanmaktan hoşlanmak.
düz açı, 180°'lik açı.
İsim
ön çıkıntı açısı
İsim, Ulaşım
saat açısı: gözlemcinin meridyen düzlemi ile bir gök cisminin saat çemberi arasında batıya doğru ölçülen
açı (gök cisminin kaç saat önce gözlemcinin meridyen düzleminden geçtiğini belirtir.
İsim
yaklaşma açısı
İsim, Ulaşım
iç açı: (a) bir doğruyu kesen iki paralel doğrunun içinde kalan 4 açıdan herbiri, (b) bir çokgenin kesişen
iki kenarı içinde kalan açı.
içe giren açı, çokgenin 180°'den büyük iç açısı.
yansık açı: 180°-360° arasındaki açı.
tümaçı, 360°'lik açı.
İsim
bütünler açı
İsim, Geometri
uç kesim açısı
İsim, İnşaat