[interruption]

muamelelerin durması
yangın veya başka bir riziko nedeniyle işin engellenmesi veya kesintiye uğraması
iş inkitaı sigortası İsim
iş inkitası sigortası İsim
yangın gibi bir kaza nedeniyle iş faaliyetinin aksamasından ötürü sahibine tazminat ödendiği sigorta poliçesi
bir işin engellenmesi veya kesintiye uğramasından doğan zararı kapsayan sigorta poliçesi
iş aksaması poliçesi
ara/fasıla verme, geçici olarak dur(dur)ma, duraklama, arası kesilme. İsim
kesinti, kesilme, inkıta, ara, fasıla.
Numerous interruptions have prevented me from finishing the
work.
without interruption: durmadan, dinlenmeden, ara vermeden, aralıksız, fasılasız, kesintisiz.
İsim
kesintiye/inkıtaa uğratan şey. İsim
yolculuğa ara verme
çalışma saatlerine ara verme
inkıta sigortası (yangın veya makine kırılması gibi beklenmeyen bir olay sonucu işin durmasından doğan dolaylı zarar sigortası İsim
inkıta sigortası (yangın veya makine kırılması gibi beklenmeyen bir olaydan dolayı işin durmasından ileri
gelen dolaylı zarar sigortası
İsim
işin durmasından doğan dolaylı zarar sigortası İsim
bir cezaya ara verme
bir konuşmanın kesilmesi
işe ara verilmesi
işin inkıtaı
zamanaşımı vadesine ara verme
trafiğin akışını engelleme
işsizliğe ara verme
istihdama ara verilme süresi
elektrik kesilmesi sigortası İsim
akşama kadar
fasılasız
ara vermeden altı saat çalışmak Fiil