İngilizce - Türkçe Sözlük | İngilizce

... years of experience

... yıllık tecrübe İsim

… years old

… yaşında.
How old are you? Kaç yaşındasın(ız)?
I am 36 years old: 36 yaşındayım.
a

man of 40 years old: 40 yaşında bir adam.
… months old: … aylık.
a child six moths old: 6 aylık bir çocuk.

advanced in years

kocamış

advanced in years

yaşlı

advanced in years

ileri yaşlarda

apportion losses evenly over several years

zararı eşit olarak yıllara yaymak Fiil

arrive at the years of discretion

temyiz yaşına erişmek Fiil

as in previous years

geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi Zarf

as in recent years

geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi Zarf

as the years went by

yıllar geçtikçe Zarf

be at variance for years

yıllardır arası bozuk olmak Fiil

be elected for a term of two years

iki yıl için seçilmek Fiil

be for a term of 15 years

(borç) on beş yıllık bir süre için olmak Fiil

be good for several more years of service

daha uzun yıllar çalışabilir durumda olmak Fiil

be protected for a period of 21 years

21 yıl süre ile korunmak Fiil

be sentenced to three years imprisonment

üç yıl hapse mahkûm olmak Fiil

be subject to a period of limitation of 4 years

4 yıllık zamanaşımına tabi olmak Fiil

be ten years'call

baroda on yıldır avukat olarak çalışmak Fiil

come to years of discretion

reşit olmak Fiil

Coordination Office for Culture Days/Years

Kültür Günleri/Yılları Koordinatörlüğü İsim, Kurum İsimleri

corporation tax overprovided in previous years

evvelki yıllarda fazla ödenen kurumlar vergisi

d years'average system

üç yıllık ortalama sistemi (reasürans tretelerindeki kâr komisyonunda üç yıllık ortalama kârı esas alan sistem

declining years

ileri yaşlar İsim

Deductible VAT in Future Years

Gelecek Yıllarda İndirilecek KDV Muhasebe

donkey's years

çok uzun zaman.
That was a donkey's years ago.
I haven't seen him for donkey's years: Onu

uzun zamandır görmedim.
She hasn't been here for donkey's years: Uzun zamandır semtimize uğramadı.

İsim

dry years

verimsiz yıllar. İsim

elect for a term of four years

dört yıl süre ile seçmek Fiil

elect from a term of four years

dört yıl süre ile seçmek Fiil

engage for three years

üç yıl için işe almak Fiil

fifty years old

ellilik

five years in

başladıktan beş yıl sonra, başlamasının üzerinden beş yıl geçtikten sonra Zarf

five years on

beş yıl sonra, aradan beş yıl geçtikten sonra Zarf

five years'articles

beş yıllık staj

for a term of five years

beş yıllık bir süre için

for donkey's years

(Br) ezelden beri

for the first time in many years

uzun yıllardır ilk defa Zarf

for the first time in several years

uzun yıllardır ilk defa Zarf

for the first time in years

uzun yıllardır ilk defa Zarf

formative years

gelişim yılları İsim

formative years

gelişmenin kesin etkili olan yılları İsim

formative years of a child

bir çocuğun gelişme yılları İsim

forty years old

kırklık

get twenty years

(ceza mahkemesinden) yirmi yıl yemek Fiil

golden years

emeklilik çağı. İsim

have a furlough every three years

üç yılda bir izne çıkmak Fiil

In recent years,

Son yıllarda,

In the years ahead,

Önümüzdeki yıllarda,

Inventories for Future Years

Gelecek Yıllar İhtiyacı Stoklar İsim, Muhasebe

in a matter of years

birkaç yıl içinde Zarf

in later years

ilerleyen yaşlarda Zarf

in off years

iyi geçmeyen yıllarda

in the coming years

önümüzdeki yıllarda Zarf

in the years ahead

önümüzdeki yıllarda Zarf

initial years

başlangıç yılları İsim

inter-war years

savaş arası yıllar İsim

key years

kritik yıllar İsim

lapse of five years

aradan beş yıl geçmiş olma

last someone ten years

birini on yıl götürmek Fiil

last someone ten years

birini on yıl idare etmek Fiil

last someone ten years

birine on yıl gitmek Fiil

last someone ten years

birine on yıl dayanmak Fiil

lean years

yoksulluk yılları İsim

lease determinable at the end of six years

altı yıllık kira sözleşmesi

losses brought forward from previous years

önceki yıllardan gelen zarar

losses from previous years

geçmiş yıl zararları İsim, Muhasebe

many years of experience

uzun deneyim yılları İsim

my son is aged ten years

oğlum on yaşında

ninety years old

doksanlık

ninety-nine years'building lease

99 yıllık üs hakkı (kiracının kiraladığı arazi üzerinde yapı yapması , bunları 99 yıl süreyle iyi durumda

koruması ve belirli bir yer kirası ödemesini

of (so many) years of age

senelik

onslaught of the years

yılların çullanışı

open five years behind schedule

programa göre beş yıl gecikmeyle açılmak Fiil

over many years

uzun yıllar boyunca Zarf

pass sentence of 5 years imprisonment on sb

birini beş yıl hapse mahkûm etmek Fiil

passing years

geçen yıllar İsim

pay its own way in ten years

on yılda kendini ödemek Fiil

Prepaid Expenses for Future Years

Gelecek Yıllara Ait Peşin Ödenen Giderler İsim, Muhasebe

presuppose long years of study

uzun çalışma yıllarının geçmesini gerektirmek Fiil

prior years

geçmiş yıllar İsim

put years on sb

kocatmak Fiil

reunite after long years of separation

uzun ayrılık yıllarından sonra yeniden bir araya gelmek Fiil

save a packet over the years

yıllar boyu bir servet yapmak Fiil

she had aged beyond her years

yaşından fazla göstermek iyordu

space of ten years

on yıllık süre

space payments over several years

ödemeleri yıllara dağıtmak Fiil

spread one's depreciation over several years

amortismanı yıllara dağıtmak Fiil

sth which extends to so many years

senelik

stricken in years

yıllar belini bükmüş

take a house on lease for several years

kira ödeyerek bir evin yıllarca kullanma hakkını elde etmek Fiil

take on 99 years' lease

99 yıllık kira sözleşmesi imzalamak Fiil

take years of practice

uzun yıllar deneyim istemek Fiil

tax tapering to zero after five years

beş yıldan sonra sıfıra inen vergi

tenancy for years

bir bina veya araziyi belirli bir süre için

tenancy for years

kira sözleşmesine dayalı olarak kullanan kişi

tenant for years

bir bina veya araziyi belirli bir süre için kira sözleşmesine dayalı olarak kullanan kişi

term of years

(Br) zamanla sınırlı gayri menkul mülkiyet hakkı

term of years absolute

(Br) irsi hâsılat icarı

the ... of ... years ago

... yıl öncesinin ...'i İsim

The Best Years of Our Lives

Hayatımızın En Güzel Yılları Özel Isim, Sinema

the contract has three more years to run

kontratın bitmesine daha üç yıl var

to be up in years

yaşlanmak, yaşı ilerlemek, ihtiyarlamak.

to engage someone for two years on probation

birini iki yıl denenme koşuluyla işe alma

two years ago to the day

tam iki yıl önceki bu gün

upswing years

işlerin geliştiği yıllar İsim

VAT Deferred to Subsequent Years

Gelecek Yıllara Ertelenen KDV Muhasebe

vista of years

birbirini izleyen yıllar İsim

wear for years

yıllarca dayanmak Fiil

wear one's years well

yaşını göstermemek Fiil

well advanced in years

epey yaşlı

wild years

coşkulu yıllar İsim

wild years

çılgınlık yılları İsim

years ahead

ilerki yıllar İsim

years ahead

gelecek

years of discretion

temyiz kudretine sahip olunan yıllar İsim

years of office

hizmet yılları İsim

years of practice

deneyim yılları İsim

years of small profits

az kâr edilen yıllar İsim

years of study

eğitim yılları İsim

years to run

(sigorta) henüz vadesi dolmamış yıllar İsim

[years]

Terimler/Kalıplar

Terimler/Kalıplar

Ingilizce-Türkçe Ilgili Terimler

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler