Türkçe-Ingilizce Çeviri

  1. İsim discrepancy
  2. İsim, Matematik difference
  3. İsim variation
  4. İsim distinction
  5. discrimination
  6. odds
  7. contrast
  8. diversity
  9. İsim differentiation
  10. divide
  11. İsim disparity
  12. contradistinction
  13. disproportion
  14. excess
Türkçe-Ingilizce çeviriler: Zargan Ltd.

Türkçe-Ingilizce Ilgili Terimler

lehçe farkı
dialectal difference İsim, Dil ve Edebiyat
mezhep farkı
sectarian differences İsim, Din ve İnanç
Ne fark eder ki?
Same difference. Ünlem, Deyim
yaş farkı
age difference İsim
yaş farkı
age gap İsim
bir tahvilin nominal değeri ile itfa değeri arasındaki fark
maturity premium
brüt milli hâsıla ile milli gelir arasındaki fark
capital consumption allowance
bütçe maliyetleri ile gerçek maliyetler arasındaki fark
variance
büyük fark
marked difference
çok küçük fark
minute difference
dijital fark
digital gap (Kaynak: CEDEFOP) İsim, Eğitim
eski şirketin aktif ve pasifi arasındaki fark
acquired surplus
fiyat seviyeleri arasındaki fark
difference in price level
fiyat seviyeleri arasındaki fark
difference in price levels
hatırı sayılır fark
notable difference
iki kültür arasındaki fark
cultural gap
iki sonuç arasında fark
divergence between two results
ince bir fark
nice distinction
ince fark
subtlety İsim
ince fark
hand edge
ince fark
fine distinction
karşılığında ödemeye razı olduğu fiyat arasındaki fark
surplus value
kişinin beklediğiyle elde ettiği arasındaki fark
relative deprivation
kuşaklar arası fark
generation gap
küçük fark
nuance
maliyet fiyatı ile satış fiyatı arasındaki fark
margin
maliyet fiyatı ile satış fiyatı arasındaki fark
price spread
maliyet ile satış fiyatı arasındaki fark
(US) price spread
maliyet ile satış fiyatı arasındaki fark
price spread
olumlu fark
favourable variance
önemsiz fark
negligible difference
önemsiz fark
minute difference
satış değeri ile sigortalı değer arasındaki fark
salvage loss
tahvilin itibari değeriyle satış değeri arasındaki fark
bond discount
talep fiyatı ile teklif fiyatı arasındaki fark
bid-offer spread
üretici fiyatı ile tüketici fiyatı arasındaki fark
departmental markup
üretim maliyetleri arasındaki fark
difference in cost of production
üretim maliyetleri arasındaki fark
difference in costs of production
verim ile değişken giderler arasındaki fark
marginal balance marginal
yaşlar arasında büyük fark
disproportion in age
yazılışta fark
variant in writing
fark atmak
to be well ahead Fiil
fark derecesi
remove
fark edilebilen
observable
fark edilebilir
perceptible
fark edilecek derecede aptal aptal bakmak
to gawp Fiil
fark edilemez
indiscernible
fark edilir derecede
appreciably Zarf
fark edilirlik
visibility İsim
fark edilme
realization İsim
fark edilmek
to get noticed Fiil
fark edilmek
absence
fark edilmek
to stand out Fiil
fark edilmek
to be out of line Fiil
fark edilmek
to come out Fiil
fark edilmek
distinguish from
fark edilmeyecek şekilde
subtly Zarf
fark edilmez
imperceptible
fark edilmez bir şekilde renk değiştirmek
to gradate Fiil
fark etme
realization İsim
fark etme
discernment İsim
fark etmek
to discern Fiil
fark etmek
to sense Fiil
fark etmek
to register Fiil
fark etmek
to tell Fiil
fark etmek
to pick up on something Fiil
fark etmek
to distinguish Fiil
fark etmek
to know Fiil
fark etmek
to note Fiil
fark etmek
to notice Fiil
fark etmek
to see Fiil
fark etmek
to pick up Fiil
fark etmek
to make out Fiil
fark etmek
to take on board Fiil
fark etmek
to realize Fiil
fark etmek
to feel Fiil
fark etmek
to detect Fiil
fark etmek
to strike Fiil
fark etmek
to differ Fiil
fark etmek
to perceive Fiil
fark etmek
to observe Fiil
fark etmek
to make a difference Fiil
fark etmek
to occur to someone Fiil
fark etmemek
to be all one Fiil
fark etmez
it makes no difference
fark etmez
it doesn't matter
fark etmiş olduğu varsayılmak
to be deemed to have notice Fiil
fark faturası
secondary invoice
fark gösteren
differential
fark gözetici
discriminatory
fark gözetici
discriminating
fark gözetici muamele
discriminatory treatment
fark gözetme
discrimination İsim
fark gözetmek
to discriminate Fiil
fark haddi
tolerance limit
fark kontratı
CFD İsim, Hukuk
fark kontratı
contract for differences İsim, Hukuk
fark kontratı
contract for difference İsim, Bankacılık
fark olunabilir
apprehensible
fark ödemesi
marginal payment
fark sözleşmesi
contract for difference İsim, Bankacılık
fark şurada ki
the difference lies in ...
fark şurada ki ...
the difference lies in
(AT) fark giderici vergi
levy
(eğer arasında) bir fark varsa
if anything
aleyhine fark gözetme
discrimination against
aralarında dağlar kadar fark var
poles apart
başka adayların aleyhine fark gözetmek
to discriminate against other candidates Fiil
bir evrakın kaybolduğunu fark etmek
to discover the loss of a document Fiil
bir şey fark etmemek
to make no difference Fiil
biri tarafından fark edilmek
to come to someone Fiil
birinin fark edilmesini sağlamak
to get someone noticed Fiil
birşeyi fark etmek
to be struck by something Fiil
birşeyin eksikliğini fark etmek
to miss Fiil
birşeyin yokluğunu fark etmek
to miss Fiil
çabuk fark edip anlayan
percipient
çok şey fark eder olmak
to make a great deal of difference Fiil
fazla bir şey fark etmemek
to not to make much difference Fiil
fazla fark etmemek
to make not much difference Fiil
gene de arada dağlar kadar fark olmak
to be still poles apart Fiil
hiçbir şey fark etmemek
to not to make two straws'difference Fiil
ille de fark aranacaksa
if anything
kasanın fark göstermesi
difference in the cash
kendini fark ettirmek
to bring oneself into notice Fiil
kişiler arasında fark gözetmek
to discriminate between persons Fiil
kolay fark edilmeyen
inconspicuous Sıfat
kolayca fark edilmeyen
unobstructed
müsaade edilen hata veya fark derecesi
tolerance
müşteriye fark etmeyeceğini düşünerek eksik para üstü verme
short change
Ne fark eder?
What of it ?
onlar için fark etmez
it's all one to them
rakiplere fark atmak
to beat the competition Fiil
stok sayım farkı (fiziki sayım ile kayıtlar arasındaki fark
stock difference
yerinin tam nerede olduğunu fark etmek
to find one's bearings Fiil
yokluğu fark ediliyordu
he has conspicously absent
zor fark edilecek bir şekilde
faintly Zarf
Türkçe-Ingilizce terim çevirileri: Zargan Ltd.

Türkçe Sözlük (Kubbealti Lugati)

  1. İki şeyin ... başkalık, farklılık
  2. Başın tepe kısmı
Kubbealti Akademisi Kültür ve Sanat Vakfi isbirligiyle yayinlanan özet bilgilerdir. Kelimenin kökeni, tüm anlamlari ve örnek cümleler için www.kubbealtilugati.com sitesini ziyaret edebilirsiniz.