oda.
bed-room: yatak odası.
dining-room: yemek odası.
double room: iki kişilik/2
yataklı oda.
drawing-room: misafir salonu.
family room: gündelik oturma odası.
living room: misafir odası.
single-room: tek kişilik/yataklı oda.
state-room: resmî salon.
waiting-room: bekleme salonu.
İsim
oda halkı, odada bulunan kimseler.
Ask room 23 if they want coffe.
İsim
yer, mahal.
be cramped for room: yer darlığından sıkışık olmak.
in someone's room = in the room of someone: birinin yerine.
make room for … : … için yer açmak.
take up a lot of room: çok yer tutmak.
There's room for 3 in the back seat: Arkada 3 kişilik yer var.
İsim
fırsat, sebep, olanak, imkân.
He needs room to develop his skill as a painter. room for doubt:
şüphe sebebi, şüpheye mahal.
There is no room for doubt: Şüpheye mahal yok.
There is room for improvement: Düzeltilmeye/islâha muhtaçtır.
İsim
odayı/odaları işgal etmek, yer kaplamak.
Geçişsiz Fiil
barınmak, kalmak, yatıp kalkmak.
He's rooming at our house/with us: Bizim evde/bizimle kalıyor.
to room in: (hizmetçi) çalıştığı evde yatıp kalkmak.
Geçişsiz Fiil
pazarlık görüşmeleri odası
İsim
yatak odası
İsim, Mimarlık
yönetim kurulu toplantı odası
İsim
soğuk hava deposu
İsim, Gıda ve Mutfak
otellerde gezgin ticaret komisyoncularının buluştukları salon
kurul toplantı odası
İsim
soğuk hava deposu
İsim, Gıda ve Mutfak
belediye meclisi odası
İsim
karanlık oda
Fotoğrafçılık
bilgi odası
İsim, İşletme
yemek odası
İsim, Mimarlık
çift yataklı otel odası
İsim
transit yolcular dinlenme salonu
kollarını kımıldatacak yer
hareket edecek ya da çalışacak kadar geniş yer
makine dairesi
Denizcilik
küçük toplantılar ya da dinlenme için düzenlenmiş çok amaçlı otel odası
İsim
giysi provası kabini
İsim
soğuk hava deposu
İsim, Gıda ve Mutfak
kazan dairesi
İsim, İnşaat
çocuk odası
İsim, Çocuk Bakımı
oturmuş bir kişinin bacakları için yer
(Londra) gümrük muamelesi salonu
kazan dairesi
İsim, İnşaat
sipariş odası (borsa simsarlığı şirketinde alım ve satım emirlerinin borsaya iletildiği ve uygulama raporlarının alındığı bölüm
baskı tezgâhlarının bulunduğu yer
gazete binasında baskı tezgâhlarının bulunduğu yer
bir toplantıda basın üyelerine ayrılan oda
bir toplantıda basın mensuplarına ayrılan oda
(kitaplık) referans kitapları salonu
biriyle birlikte oturmak
Fiil
(US) kendi hesabına spekülasyon yapan borsa üyesi
(US) kendi hesabına spekülasyon yapan borsa tüccarı
kendi hesabına spekülasyon yapan borsa tüccarı
omuz mesafesi
İsim, Ulaşım
(denizcilik) maaş kâtibi odası
İsim
çalışma odası
İsim, Mimarlık
(fabrika) dinlenme salonu